17. Hukuk Dairesi 2015/5694 E. , 2016/6391 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat talebi yönünden davanın konusu kalmadığından reddine, manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 26/07/2011 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilinin sürekli iş gücü kaybolacak şekilde yaralandığını, kazada kusurun sürücü ..."a ait olduğunu, ......"ın araç maliki olduğunu, kaza tarihinde davalı aracın sigortasının bulunmadığını belirterek sürekli iş göremezlik nedeniyle 9.500,00 TL tazminatın (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) davalılardan kaza tarihinden itibaren; 50.000,00 TL manevi tazminatın ve 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının ise davalılar ... ve ......"dan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, ceza dosyasında şikayetten vazgeçildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, görev ve yetki itirazında bulunmuş, davacının uğramış olduğu zararın müvekkilince karşılandığını, kaza sonrasında yanlış ameliyat uygulandığını, davalılardan Halil Yılmaz"ın kaza tarihinden önce vefat ettiğini bu nedenle adı geçen davalının taraf gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, olayda müvekkilinin kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 20.000,00 TL manevi tazminatın 26/07/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesi-
ne, maddi tazminat talebi yönünden, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı ......hakkındaki davanın husumet yönünden reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1086 Sayılı HUMK"un 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nın karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
Somut olayda, mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda, 21.000 TL manevi tazminatın davalılar ... ve Halil Yılmaz"dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmişken gerekçeli kararda 20.000 TL manevi tazminatın davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine, davalı Halil Yılmaz hakkındaki davanın husumet yönünden reddine, karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durum HMK"nın 294/3 maddesine aykırılık teşkil ettiğinden 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişkinin giderildiği bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 26/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.