17. Ceza Dairesi 2020/1496 E. , 2020/5350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, (değişen suç vasfıyla kamu malına zarar verme) iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Suç tarihi itibari ile 15-18 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Yasa"nın 35/1, 3. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda belirtildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
O yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz talebinin, suça sürüklenen çocuk lehine olduğu anlaşılmakla, yapılan incelemede;
I- Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun, suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve suçun nitelendirilmesinde usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 4. fıkrasına göre çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının, ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMK"nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca işyeri dokunulmazlığını bozma suçuna ilişkin hükümden "Ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine ve bu hususun suça sürüklenen çocuğa ihtarına" ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuğun bina vasfında olan okul içerisinden suça konu eşyaları çalması şeklindeki eyleminin TCK"nın 142/2-h. maddesindeki hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, aynı Yasa"nın 142/1-a. maddesi ile uygulama yapılması,
2-5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. TCK 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; okuldan 40,00 TL değerinde hurda eşyaları çalan suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin miktar olarak az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Suça sürüklenen çocuğun, müştekinin idareciliğini yaptığı okulun camını kırması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK"nın 152/1-a. maddesinde tanımlanan kamu malına zarar verme suçuna uyduğu gözetilmeden, aynı Yasa"nın 151. maddesi ile hüküm kurulması,
4-Mala zarar verme suçuna ilişkin olarak suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasından çevrilme adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde 5275 sayılı Kanun"un 106/4. maddesi delaleti ile 106/11. maddesi gereğince, adli para cezasının ödenmemesi halinde bu cezanın hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından, 1412 sayılı CMUK"un 326/son. maddesi gereği suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının gözetilmesine, 15.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.