Ceza Genel Kurulu 2017/605 E. , 2019/134 K.
"İçtihat Metni"Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 6. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 138-148
Nitelikli yağma ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından sanık ...’nın beraatine; banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan sanık ...’in TCK’nın 245/3, 62, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl 4 ay hapis ve 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna ilişkin Bakırköy 10. Ağır Ceza mahkemesince verilen 17.04.2014 tarihli ve 250-141 sayılı hükümlerin, sanık ... müdafisi ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 10.02.2015 tarih ve 11836-3804 sayı ile;
“1- Sanık ..."nın yakalanış şekli, yakınanın sanığı soruşturmada ve yargılamada teşhis edip, eylemlerini anlatması, mağdurun ilk anlatımlarının olay ve delillerle uyumlu olması karşısında; yakınanın sonradan sanığı suç ve cezadan kurturmaya yönelik beyanlarına itibar edilerek, sübut bulan yağma ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek beraat hükmü kurulması,
2- Sanıklar ... ve ..."in yakınana ait bankamatik ve kredi kartlarını rıza dışında kullanarak kendilerine yarar sağladıklarının anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 245/1. maddesinin uygulanması gerekmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Sanıklar ... ve ..."in yakınanın iki ayrı bankaya ait 2 kredi kartı ile bankamatik kartından aynı gün kısa aralıklarla para çektiklerinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanmaması,
4- Sanık ..."in adli sicil kaydına göre tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu halde hakkında 5237 sayılı Yasanın 58/6-7. maddesi ile uygulama yapılmaması" isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Sanık ... hakkındaki 2 ve 3 numaralı bozma nedenlerine uyan Yerel Mahkeme ise 11.06.2015 tarih ve 138-148 sayı ile 1 ve 4 numaralı bozmalara direnerek sanık ..."nın önceki hükümler gibi beraatine, sanık ... hakkında ise TCK"nın 58. maddesinin 6. ve 7. fıkralarının uygulanma koşullarının bulunmadığına karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükümlerin de Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.11.2015 tarihli ve 361874 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 07.12.2016 tarih ve 1114-875 sayı ile; 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesince 12.04.2017 tarih ve 6-951 sayı ile; sanık ... hakkındaki direnme kararı yerinde görülmeyerek; sanık ... hakkındaki hükmün ise yeni hüküm niteliğinde olduğundan bu sanık yönünden dosyanın kendileri tarafından inceleneceği belirtilerek Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar;
1- Sanık ..."ya atılı nitelikli yağma ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarının sabit olup olmadığının,
2- Sanık ... hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanma şartlarının bulunup bulunmadığının,
Belirlenmesine ilişkin ise de 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca dosya kendisine gönderilen Özel Dairece yapılan incelemede sanık ... hakkında kurulan hükmün yeni hüküm niteliğinde olduğundan ve bu hükmün kendileri tarafından inceleneceğinden bahisle dosyanın diğer sanık ... hakkındaki hükümler yönünden inceleme yapılmak üzere Ceza Genel Kuruluna iade edildiği anlaşılmakla; Yargıtay İç Yönetmeliği"nin 27. maddesi uyarınca öncelikle, sanık ... hakkındaki Yerel Mahkeme kararının;
a) "Yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığının,
b) "Yeni hüküm" niteliğinde olmadığının kabulü hâlinde; dosyanın öncelikle 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca direnme kararının yerinde olup olmadığı hususunda bir karar verilmek üzere Özel Daireye gönderilmesi gerekip gerekmediğinin,
Değerlendirilmesi gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamından;
Yerel Mahkemece sanık ... hakkında banka veya kredi kartlarının kötüyle kullanılması suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün, sanık müdafisi ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesince, diğer bozma nedenlerinin yanında “Sanığın adli sicil kaydına göre tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu hâlde hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58/6-7. maddesi ile uygulama yapılmaması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verildiği, bozmadan sonra yapılan yargılama sonucunda Yerel Mahkemece kurulan 11.06.2015 tarihli ve 138-148 sayılı hükmün değerlendirme kısmında “Sanıklardan ...’in sabıkasında yer alan hükümlerin kesinleşme tarihlerinin yargılama konusu eylem tarihinden sonra olduğundan TCK 58/6-7 maddelerinin uygulanma koşullarının bulunmaması” şeklindeki gerekçe ile ve “Sanıklardan ..."in sabıkasında yer alan kararların kesinleşme tarihlerinin yargılama konusu eylemlerin suç tarihlerinden sonra olduğundan TCK 58/6-7 maddesinin uygulanma koşulları bu nedenle bulunmadığından anılan bozma ilamına bu madde yönünden direnilmesine, direnmenin mahiyeti gereği sanık ... hakkında TCK 58/6-7 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” biçimindeki hüküm ile Özel Dairenin bozma kararına direnerek sanık ... hakkında TCK’nın 58. maddesini uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.12.2016 tarihli ve 1114-875 sayılı kararıyla direnme kararına konu hükümler yönünden inceleme yapılmak üzere dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderildiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesince 12.04.2017 tarih ve 6-951 sayı ile, “Sanık ... hakkında Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.06.2015 tarih, 2015/138 Esas ve 2015/148 Karar sayılı ilamındaki direnme kararı yerinde görülmediğinden, sanık ... yönünden CMK"nın 307/3. maddesi gereğince, mahkemenin direnme kararı konusunda karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, hükmün bu kısmı incelendikten sonra; sanık ... hakkındaki karar yeni hüküm olup bu yönde incelenmek üzere Dairemize gönderilmesine” karar verildiği anlaşılmaktadır.
1- Sanık ... hakkında Yerel Mahkemece verilen direnme kararına konu hükmün "Yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığı;
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususları tartışmak,
c) Bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) Önceki kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm, direnme kararı olmayıp yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi hâlinde ise incelemenin Yargıtayın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında ön soruna ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
Yerel Mahkemece direnme gerekçesi olarak yapılan açıklamaların, Anayasa’nın 141 ve 5271 sayılı CMK"nın 34. maddeleri uyarınca direnmeye ilişkin gerekçenin gösterilmesi zorunluluğu kapsamında kalan açıklamalar olduğu, bu nedenle önceki kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurulması hâlinin söz konusu olmadığı, dolayısıyla direnme kararına konu hükmün, yeni bir hüküm niteliğinde olmadığına oy birliği ile karar verilmiş ve diğer ön sorunun görüşülmesine geçilmiştir.
2- Dosyanın öncelikle 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca direnme kararının yerinde olup olmadığı hususunda bir karar verilmek üzere Özel Daireye gönderilmesi gerekip gerekmediği;
02.12.2016 tarihli ve 29906 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 36. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek belirtilen fıkraya;
"Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir. Direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı direnilemez." cümleleri eklenmiş, aynı Kanun’un 38. maddesi ile de 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a;
"(1) Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlarla ilgili Yargıtay ceza daireleri tarafından verilen bozma kararları üzerine mahkemelerce verilen direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir.
(2) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Yargıtay Ceza Genel Kurulunda bulunan dosyalar kararına direnilen daireye gönderilir.
(3) Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir." biçiminde geçici 10. madde eklenerek direnme üzerine gelen, halen Ceza Genel Kurulunda bulunan ve henüz karara bağlanmamış olan dosyaların da kararına direnilen daireye gönderileceği belirtilmiştir.
Bu açıklamalar ışığında ön soruna ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
Sanık ... hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kurulan direnme kararına konu hükmün Ceza Genel Kurulunca incelenebilmesi için öncelikle 6763 sayılı Kanun’un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 10. maddesi uyarınca direnme kararının yerinde olup olmadığına yönelik Özel Dairece bir karar verilmesi gerektiği, bu yönde karar verilmesi için dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.12.2016 tarihli ve 1114-875 sayılı kararıyla Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmiş ise de Özel Dairece söz konusu hükmün yeni hüküm niteliğinde olduğu belirtilip direnme kararının yerinde olup olmadığına yönelik bir değerlendirme yapılmaksızın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna iade edildiği ve Ceza Genel Kurulunca da sanık ... hakkındaki hükmün yeni hüküm niteliğinde olmadığının kabul edilmesi karşısında, adı geçen hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü yönünden inceleme yapılabilmesi için öncelikle dosyanın, direnme kararına konu hükmün yerinde olup olmadığına yönelik değerlendirme yapılmak üzere Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, sanık ... hakkındaki direnme kararına konu hükmünün yerinde olup olmadığına yönelik değerlendirme yapılması, Yerel Mahkemenin direnme hükmüne konu kararının yerinde görülmesi hâlinde sadece sanık ... yönünden; yerinde görülmemesi hâlinde ise her iki sanık yönünden CMK"nın 307/3. maddesi gereğince Yargıtay Ceza Genel Kurulunca inceleme yapılmak üzere dosyanın Özel Daireye gönderilmesine, sonucuna göre sanıklar hakkındaki direnme kararına konu hükümlerin incelenmesine karar verilmiştir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle,
Sanık ... hakkındaki direnme kararına konu hükmünün yerinde olup olmadığına yönelik değerlendirme yapılması, Yerel Mahkemenin direnme hükmüne konu kararının yerinde görülmesi hâlinde sadece sanık ... yönünden; yerinde görülmemesi hâlinde ise her iki sanık yönünden CMK"nın 307/3. maddesi gereğince Yargıtay Ceza Genel Kurulunca inceleme yapılması amacıyla dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 26.02.2019 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.