Esas No: 2020/26724
Karar No: 2022/3260
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/26724 Esas 2022/3260 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkum edilmiş, konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen mahkumiyet hükmü temyiz edilmiştir. Mahkumiyet hükmünün infaz aşamasında TCK'nın 53. maddesinde yapılan değişiklik dikkate alınmalıdır. Ancak, sanığın hüküm kurulurken tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün suç tarihinden sonra kesinleştiği ve tekerrüre esas teşkil etmeyeceği gözetilmemiştir. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi belirlenirken 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmeli, infazı kısıtlar biçimde 5 yıl süreyle verilmesi yanlıştır. Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri de temyiz edilmiştir. Sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği göz ardı edilerek savunma hakkı kısıtlanmıştır. Mala zarar verme suçundan temel cezanın alt sınırdan belirlenmesine karar verilmesine rağmen, uzaklaşılarak çelişkili karar verilmiştir. Tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün suç tarihinden sonra kesinleştiği gözetilmemiştir. Denetimli serbestlik tedbirinin süresinin belirlenmesi ve infaz rejiminin uyg
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A)Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
1-Sanık hakkında hüküm kurulurken tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün, suç tarihinden sonra kesinleştiği ve tekerrüre esas teşkil etmeyeceği gözetilmeyerek, yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmesinin gerektiği gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nın 58/7. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesiyle yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar biçimde sanık hakkında 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK.'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca hüküm fıkrasından “sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkarılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B)Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- 5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan TCK'nın 151/1. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan belirlenmesine karar verilmesine rağmen, alt sınırdan uzaklaşılarak çelişkili karar verilmesi,
3-Sanık hakkında hüküm kurulurken tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün, suç tarihinden sonra kesinleştiği ve tekerrüre esas teşkil etmeyeceği gözetilmeyerek, yazılı şekilde karar verilmesi,
4-Denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmesinin gerektiği gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nın 58/7. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesiyle yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar biçimde sanık hakkında 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 28.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.