Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, miras bırakanın 29.7.1983 tarihinde damadı olan davalı A..yi vekil tayin ettiğini, ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle muris tüm mal varlığını, diğer davalı eşine satış ve bağış şeklindeki işlemlerle temlik ettiğini, bu işlemlerin diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, ayrıca vekelatnamenin verildiği tarihten itibaren ..yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra yapılan devirlerin “yoklukla hükümsüz” bulunduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve miras payı oranında tescil, olmazsa tenkis istemiştir.
Davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davada vekalet görevinin kötüye kullanması hukuksal nedenine dayanıldığı, miras bırakanın terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olup, mirasçılardan her birinin kendi payı oranında istekte bulunmasına yasal olanak bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ... .. raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve pay oranında dava açılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Gerçekten de, murisin ölüm tarihine göre, terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olup, Türk Medeni Kanununun 701 ve devamı maddeleri hükümleri gereğince, vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası bakımından pay oranında dava açılamayacağı gözetilmek suretiyle, bu iddia yönünden davanın reddedilmiş olması doğrudur. Bu yöne değinen davacının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ancak, terekeye karşı işlenen haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı açılan dava ile bölünebilir talebi içeren tenkis isteği bakımından pay oranında dava açılmasına yasal bir engel bulunmadığı kuşkusuzdur. Öyle ise, mahkemece yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle bu istekler bakımından davanın reddedilmiş olmasının isabetli olduğu söylenemez.
O halde, davacının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.