MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


DAVA : Davacı, faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, ..... İş Mahkemesinin ....../... esas sayılı dosyası ile kısmi dava açıldığını, sözkonusu dosya üzerinden alınan bilirkişi raporunda 9.052,06 TL ihbar tazminatı, 6.666,67 TL tutarında ücret ve 120.000,00 TL tutarında cezai şart alacağı tespit edildiğini, bilirkişi raporu doğrultusunda 19.04.2011 tarihinde davanın ıslah edildiğini, ıslah dilekçesinde zuhulen faiz talep edilmediğini, ... İş Mahkemesi tarafından davanın ıslah edilen rakamlar üzerinden kabul edilmesine rağmen ıslah edilen kısma ilişkin faiz talebi olmadığı gerekçesiyle faize hükmedilmediğini belirterek 75.802,06 TL meblağ için temerrüt tarihi olan 15.06.2010-19.09.2011 tarihleri arasında geçen döneme ilişkin 8.603,53 TL, ücret alacağını teşkil eden 6.166,67 TL için temerrüt tarihi olan 15.06.2010-19.09.2011 tarihleri arasında geçen döneme ilişkin 1.708,16 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal ve en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının kesinleşen davada ıslahla arttırdığı miktarlar bakımından ıslah tarihinden itibaren faiz alacağına hak kazanıp kazanamıyacağı noktasındadır.
Davacı tarafından işçilik alacaklarına dair dava açıldığı, ıslah dilekçesinde faiz talebi bulunmadığından mahkemece dava tarihinden itibaren faize hükmedildiği, ıslah dilekçesinde talep olmadığından ıslahla artırılan miktarlar bakımından faiz işletilmesine yer olmadığına karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin düzelterek onanmasına karar verilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesi ıslah tarihinden itibaren istenen faiz talebinin reddine karar verilmiş ise de davacının ıslah dilekçesinde faiz talebi olmadığından ıslahla artırılan miktarlar bakımından faiz işletilmesine yer olmadığına karar verildiği, bu nedenle davacının bu davada ıslah ile artırdığı miktarlar bakımından faiz talebinde bulunabileceği gözetilmeden mahkemece yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 20.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.