Esas No: 2022/608
Karar No: 2022/2721
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2022/608 Esas 2022/2721 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2022/608 E. , 2022/2721 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 20/06/2019 tarih 2019/İHK-12297 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı nezdinde sigortalanan aracın 16/03/2015 tarihli tek taraflı trafik kazası yapması neticesinde, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını ve maluliyetinin oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL tazminatın tahsilini talep etmiş; 20/02/2018 tarihli dilekçesi ile talebini 51.177,73 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kısmen kabulü ile 51.102,73 TL’nin 29/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince, davalının itirazının reddine karar verilmiş; bu karara karşı davalı vekili temyiz yoluna başvurmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerekçeye, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Diğer temyiz itirazlarına gelince:
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK’nin 51. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
Somut olayda, davacı, davalıya sigortalı araçta yolcu konumundadır. Davalı vekili cevap dilekçesinde olayda hatır taşıması olduğunu savunmuş, İtiraz Hakem Heyetince hatır taşımacılığı yapıldığına yönelik dosyada somut bir delil bulunmadığından davalının itirazının reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Davacı ve davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün, soruşturma aşamasında alınan ifadelerinde birlikte cenazeye giderken kazanın meydana geldiğini beyan ettikleri ve aracın hususi otomobil olduğu anlaşılmıştır.
İtiraz Hakem Heyetince, yazılı gerekçeyle hesaplanan tazminattan, hatır taşıması nedeni ile indirim yapılmamış ise de somut olayda, davacı ile davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsü arasında herhangi bir menfaat temini olmadan birlikte cenazeye gittikleri esnada kazanın meydana gelmesi nedeniyle olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince kendini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi vekâlet ücretine hükmedilmiş, İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30.maddesinin (17) numaralı fıkrası ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile adı geçen Yönetmelik'in 16. maddesine eklenen 13. fıkra uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde (AAÜT) yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17.maddesi (2) numaralı fıkrasına göre de Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir.
İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) no’lu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.