Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/2724 Esas 2016/6307 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2724
Karar No: 2016/6307
Karar Tarihi: 24.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/2724 Esas 2016/6307 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/2724 E.  ,  2016/6307 K.
"İçtihat Metni"



Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline sigortalı “Sağlam Konfeksiyon” ünvanı ile faaliyet gösteren işyerinin 17.04.2011 gecesi çıkan yangında hasarlandığını, bunun üzerine müvekkilinin sigortalısına 110.000 TL ödeme yaptığını, yangının sigortalı işyerine komşu olan ve davalıların sahibi oldukları kafede çıkarak sigortalı işyerine de sirayet ettiğini, bu nedenle müvekkilinin davalılara rücu hakkının doğduğunu ileri sürerek 110.000 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, yangının çıkmasında müvekkillerinin kusuru bulunmadığından sorumlulukları cihetine gidilemeyeceğini, ayrıca belirtilen hasar tutarının da çok fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; hem yangının çıkış noktasının, hem de nedeninin net olarak tespit edilemediği, aynı şekilde davalıların yangının çıkışında kusurlarının bulunduğu yönünde de dosyada bir delil bulunmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta poliçesi nedeniyle sigortalısına ödeme yapan davacı ... şirketinin, ödediği bedelin zarar sorumlusu olduğunu iddia ettiği davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı Yasa’nın “bilirkişiye başvurulmasını gerektiren haller”başlıklı 266.maddesine göre: “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinini oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.”
Mahkemece hükme esas alınan 11.11.2013 tarihli bilirkişi raporu, hem konusunda ehil bir bilirkişi tarafından tanzim edilmemiş olup, hem de mahiyeti itibariyle hükme esas almaya elverişli değildir. O halde mahkemece dava konusu yangın olayının çıkışı konusunda görüş bildirmeye ehil bir bilirkişi kurulundan, yangının çıkış sebebi ve yerinin tespiti hususunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık bir rapor aldırılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.