Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/23676 Esas 2016/10409 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/23676
Karar No: 2016/10409
Karar Tarihi: 12.05.2016

Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/23676 Esas 2016/10409 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir fuhuş suçuna ilişkin mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Temyiz talebi reddedildikten sonra yapılan incelemede suçun cebir ve tehdit kullanılarak işlenmesi nedeniyle ceza artırılmıştır. Ancak, uygulanan kanun maddesi yanlış gösterilmiştir. Sanığa yükletilen fuhuş eylemi suç türüne uygun ve haklı olarak nitelendirilmiş ve kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmalar temyiz denetimini sağlayacak biçimde sergilendiği için hüküm onanmıştır. Ancak, TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanma olanağı ortadan kalktığı için karar bozulmuştur.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- Fuhuş suçu TCK’nın 227/2. maddesi kapsamındadır.
- Suçun cebir ve tehdit kullanılarak işlenmesi nedeniyle ceza TCK’nın 272/4. maddesi uyarınca artırılır.
- Hapis cezasının yanında adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiği TCK’nın 227/2. maddesi uyarınca gözetilmelidir.
- TCK’nın 53/1-b maddesi iptal edildiği için hak yoksunluğu uygulanamaz.
18. Ceza Dairesi         2015/23676 E.  ,  2016/10409 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre suçun cebir ve tehdit kullanılarak işlenmesi nedeniyle ceza artırılırken uygulanan kanun maddesi TCK’nın 227/4. maddesi yerine 272/4 olarak yanlış gösterilmiş ise de, sonuca etkili bulunmayan bu yanlışlığın yerinde düzeltilebileceği kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen fuhuş eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 227/2. maddesi uyarınca, hüküm kurulurken hapis cezasının yanında adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca; hükümde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan (b) ibaresinin çıkarılması suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.