17. Hukuk Dairesi 2014/12531 E. , 2016/6292 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 24.05.2016 Salı günü davacı vekili Av. geldi. Davalılar ... San ve Tic. A.Ş vekili Av. geldi. Davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili ve davalılar .... ile ... ... San ve Tic. A.Ş vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve haklarındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazını davalı ..."ye onun da diğer davalı ... ...AŞ"ne devrettiğinden bu devirlerin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı borçlu ..., satışın mal kaçırma amacı ile yapılmadığını davacı şirkete şahsi borcu olmadığını, ortağı olduğu .......Ltd.Şti adına çek keşide ettiğini, şirket batınca borçlarını ödeyemez duruma geldiğini, alacaklının baskısı ile 06.12.2012 tarihli şirkete ait çekin yenilenerek 04.12.2012 tarihli çekin verildiğini, tasarrufun ise bundan önce öğle saatlerinde yapıldığını kendisinin borçlu olmadığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Davalı ... ve .....AŞ vekili, müvekkili Ali ve onun ortağı olduğu .......AŞ"nin davalı ..."in ortağı olduğu ......Ltd.Şti"den alacağı olduğunu borca karşılık taşınmazın devrinin yapıldığı daha sonra alacağın
diğer .....AŞ tarafından temlik alınması üzerine bu kez taşınmazın anılan şirkete devredildiği müvekkillerinin iyiniyetli olduğunu ve davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu takip dayanağı çekin 04.12.2012 tarihinde keşide edilerek alacaklıya öğle saatlerinde verildiği tasarrufun ise bundan önce saat 10.03 de yapıldığı bu hali ile tasarrufun borcun doğumundan önce yapıldığı ve dava ön koşulunun bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Bu davaların görülebilmesi için, diğer dava koşullarının yanında tasarrufun iptali istenilen işlemin borcun doğumundan sonra gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Öte yandan ticari yaşamda çeklerin vadeli ödeme aracı olarak da kullanıldığı bilinen bir gerçektir.
Somut olayda, dava dayanağı takibe konu çek 04.12.2012 tarihli olmakla birlikte, davacı alacaklıya bu çekin süre gelen ticari ilişki nedeni ile verildiği, davacı alacaklıya bu borçlar ile ilgili olarak 03.12.2012 ve 06.12.2012 tarihli çeklerin verildiği ve bu çeklerin davacının usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerini 28.11.2012 tarihinde kayıt edildiği dava dışı borçlunun ortağı olduğu şirketin ticari defterlerine ise bu çeklerin kaydının 10.01.2012 tarihinde yapıldığı alınan bilirkişi raporu ile sabittir. Taraflar 06.12.2012 tarihli çekin iade edilip yerine takip dayanağı 04.12.2012 tarihli çekin verildiğini kabul etmekte olup bu konuda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çek davalı ... tarafından avel olarak imzalanmıştır. Ayrıca borçlunun takibe konu borç miktarı ile ilgili bir itirazı olmamış ve takip kesinleşmiştir.
Bu durumda, borcun doğmununun en geç 28.11.2012 tarihi olarak olarak kabul edilerek bu tarihten sonra yapılan satışlar yönünden mahkemece, işin esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı alacaklıya geri verilmesine 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.