5. Hukuk Dairesi 2017/28797 E. , 2018/1971 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 02/03/2017 gün ve 2016/15978 Esas - 2017/7228 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
-K A R A R-
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Bozma sonrası alınan son bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda belirlenen fark kamulaştırma bedelinin yatırılması için mahkemece davacı idareye verilen sürelere rağmen fark bedelin bankaya bloke edilmemesi ve davacı idare vekilinin duruşmada "fark bedeli bloke etmelerinin mümkün olmadığını" beyan etmesi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulduğu, bozma sonrası alınan bilirkişi kurulu raporlarının hüküm kurmaya elverişli bulunup bulunmadığının denetlenebilmesi için öncelikle mahkemece belirlenen fark kamulaştırma bedelinin bankaya bloke edilmesi gerektiği, bozma kararının niteliğine göre bozma sonrası alınan bilirkişi kurulu raporları Dairemizce denetlenmediği halde maddi hata sonucu bozma ilamında taşınmaza biçilen değerde isabetsizlik görülmediğinin belirtildiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;
Davacı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile; Dairemizin 02.03.2017 günlü 2016/15978 Esas 2017/7228 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davalılar vekilinin temyizine gelince;
1-4650 sayılı yasa ile değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 maddesinde "kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, 10. maddeye göre mahkemece yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için idareye onbeş gün süre verilir. Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir." hükmü karşısında, mahkemece verilen sürelere rağmen belirlenen fark kamulaştırma bedeli bankaya bloke edilmediği gibi, davacı idare vekilinin bedelin yatırılmayacağı yönündeki beyanı da dikkate alındığında, davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Bozma öncesi tespit edilen ve davacı idarece bankaya bloke edilen kamulaştırma bedeli davalı tarafa ödenmiş ise davalılardan faizsiz olarak tahsili ile davacı idareye verilmesine, ödenmemiş ise idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Mahkemece verilen ilk karar ile dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescilinin, kesin olarak hüküm altına alınması sebebiyle taşınmaz idare adına tescil edilmiş ise, idare adına oluşan tapu kaydının iptali ile yeniden davalılar adına hisseleri oranında tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davacıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, davalılardan peşin alınan harcın istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz ve tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.