6. Ceza Dairesi 2019/147 E. , 2019/2605 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması, yağma
HÜKÜM : Beraat, İstinaf başvurusunun esastan reddine
İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18.01.2018 gün, 2015/155 Esas ve 2018/12 sayılı kararı ile sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçları ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan verilen beraat hükümlerine karşı katılanlar vekilinin; sanık ... hakkında yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçları ile sanıklar ... ve ... hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçu ve sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine karşı sanık sanıklar ..., ... ve ... savunmanlarının, CMK"nin 272 ve müteakip maddeleri uyarınca İstinaf kanun yoluna başvurması üzerine; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu verilen 29.05.2018 gün, 2018/1423 Esas ve 2018/1345 Karar sayılı kısmen "İstinaf başvurusunun esastan reddine"" kısmen “Bozmaya” dair kararına karşı, sanık ... savunmanı tarafından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine; katılanlar ... ve ... vekili tarafından ise sanıklar hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik ""... Kararın bozulmasına karar verilmesi"" şeklinde dilekçeler ile açılan temyiz davası CMK"nin 288 ve 289. maddelerince öngörülen hukuka aykırılıklar yönünden ele alınıp görüşüldü;
İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesince sanık ... hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan
verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık savunmanının istinaf başvurusu üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi tarafından mahkumiyet hükmünün bu kısmının “Bozulmasına” karar verildiği,
Hal böyle olunca;
Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçu yönünden ortada temyize konu bir kararın kalmadığı anlaşıldığından, sanık ... savunmanının bu yöndeki temyiz itirazları inceleme dışı bırakılarak; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçları ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin; sanık ... hakkında yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... savunmanının temyiz itirazlarının incelenmesinde:
I- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Söz konusu suçun tür ve ceza üst sınırına göre, banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kurulan istinaf hükmünün kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK"nin 286/2-f ve 298/1. maddeleri uyarınca sanık Cumali Kızıl savunmanının temyiz isteminin REDDİNE,
II- Sanık ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin; sanık ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... savunmanının temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Oluş ve dosya kapsamına göre; sanık ...’ın yağma suçunu silahla ve birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; TCK"nin 149/1. madde ve fıkrasınının (a) bendinin yanısıra (c) bendi ile de uygulama yapılması gerektiği gözetilmeyerek koşulları olmadığı halde (d) bendi ile uygulama yapılması kanuna aykırı ise de, oluş ve dosya içeriği ile olayın özelliği ile gösterilen gerekçe karşısında, tayin ve takdir edilen temel ceza ile olay arasında bir nispetsizlik görülmediğinden; sanık ... hakkında her bir katılana karşı ayrı ayrı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, 5237 sayılı TCK’nin 43. maddesi ile uyarınca uygulama yapılarak noksan ceza tayini ise, karşı temyiz bulunmadığından; anılan hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin usul ve mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf isteminin esastan reddine dair verilen kararda, eleştiri dışında hukuka aykırılık bulunmadığından, sanık ... savunmanı ile katılanlar vekilinin temyiz
itirazlarının CMK"nin 302/1 maddesi gereğince reddiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin 2015/155 Esas ve 2018/12 Karar sayılı esastan red hükmünün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Katılanlar ... ve ...’nin ortağı olduğu şirketin şoförü olan sanık ...’in, katılanların mali durumları hakkında bilgiyi bir şekilde sanık ... ile paylaşması üzerine; sanık ...’in kiralamış olduğu araç ile katılanların içinde bulunduğu şoförlüğünü Kadir’in yaptığı aracı takip edip bir bahane ile onları durdurup Kadıköy’de katılanların aracına binip silah zoru ile ziynet eşyalarını, paralarını ve banka kartlarını şifreleriyle birlikte aldıktan sonra olaylarla ilgili ilgi ve bilgisi olan sanıklar ... ve ...’i arayıp katılanlara ait kart bilgilerini verdiği, sanıklar ... ve ...’in altın alım-satım işi yapan sanık ...’ın iş yerine gidip altın alışverişi yapılmış şekilde gösterilerek katılanlara ait banka kartlarından 57.000 TL çektirdikleri, katılanların sanık ...’in hiçbir neden yokken yolda duraklamalar yaptığını belirttikleri, sanık ...’in araca bindiğinde sanık ...’in telefonunu hiçbir şekilde istemediği, kamera görüntülerinden sanık ...’ın katılanlara ait banka kartları ile ATM’den para çektiğinin izlendiği, sanıklar arasında olaydan önce birçok kez telefon görüşmelerinin olduğunun tespit edildiği dikkate alındığında; katılanların iddiaları ve bunu doğrulayan deliller karşısında, sanıklar ..., ... ve ..."nün savunmalarına hangi nedenlerle üstünlük tanındığı denetime olanak verecek şekilde karar yerinde açıklanmadan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.