10. Hukuk Dairesi 2016/12315 E. , 2016/12172 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalı ..."ya ait işyerinde 2005 yılı Ekim ayından 30 Mart 2014 tarihine kadar aralıksız olarak şehirler arası meyve sebze taşımacılığı, yükleme ve satış işlerini yaptığını beyanla çalıştığı sürelerin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, davalılardan ... adına kayıtlı dolmuş işletmesi işyerinin 01.09.2011 tarihinde kapsama alındığı, ... adına kayıtlı kabzımal işyerinin ise 06.02.2014 tarihinde kapsama alındığı bildirilmiş olup, davalılara ait işyerlerinin Kanun kapsamında olmadığı dönemler yönünden işyerlerinin varlığı ve kapsamının ilgili yerlerden sorulmadığı, yine davacının davalılardan ..."ya ait minibüs işletmesi işyerindeki çalışmasının gerçek olup olmadığının araştırılmadığı, dava dönemine ilişkin
olarak davacının çalışmasını bilebilecek komşu işyeri tanıklarının resen belirlenerek dinlenmediği, işçilik alacakları dosyasının getirtilmediği, yani açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığı yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; davalılara ait işyerlerinin Kanun kapsamına alındığı tarihlerden öncesi yönünden işyerlerinin varlığı araştırılmalı, bu kapsamda davalı işverenlerin vergi kaydı ile muhtasar beyannameleri celp edilmeli, ticaret sicil ve oda kaydı olup olmadığı sorulmalı, böylece işyerlerinin varlığı, kapsamı, faaliyet durumu tereddüte mahal bırakmayacak şekilde ortaya konulmalı, davalı ..."ya ait minibüs işletmesi işyerindeki çalışmanın fiili olup olmadığı, bu işyerinden bildirilen çalışmanın davalı ..."ya ait işyeri ile ilgisinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, ... 1. İş Mahkemesinde açılan işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyası celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanık anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanık anlatımları karşılaştırılmalı, çelişki oluştuğu takdirde giderilmeli, işyerlerinde Kurum tarafından yapılmış tespit ve müfettiş raporu bulunup bulunmadığı soruşturulmalı, ayrıca resen araştırma ilkesi doğrultusunda; aynı yörede komşu işverenler veya bu işverenlerin bordrolu çalıştırdığı kişiler saptanarak tanık sıfatıyla dinlenmeli, böylece gerekli tüm soruşturma yapılıp, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.