2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16608 Esas 2016/1390 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16608
Karar No: 2016/1390
Karar Tarihi: 08.02.2016

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16608 Esas 2016/1390 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/16608 E.  ,  2016/1390 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Beraat, Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
    1-Sanık ... hakkında “İİK"nın 331. ve “İİK"nın 333/a maddelerine muhalefet etmek” suçları ile sanık ... hakkında İİK"nın 331, 332, 333/a ve 337/a maddelerine muhalefet etmek suçlarına ilişkin olarak verilen hükümlere yönelik şikayetçi vekili ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde,
    Yükletilen suçun sanık ... tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
    Sanıklar hakkında verilen beraat kararlarının da usul ve Kanun"a uygun olduğu,
    Anlaşıldığından, sanık müdafiinin ile şikayetçi vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    2-Sanık ... hakkında İİK"nın 337/a ve “İİK"nın 332. maddelerine muhalefet etmek” suçlarına ilişkin olarak verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz nedenlerinin incelenmesine gelince;
    Ticaret şirketi yetkilisi olan sanığa isnat edilen suçun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi bu durumu onbeş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi, bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, öncelikle sanıkların yetkili temsilci olup olmadığı hususunun belirlenmesi için ticeret sicil kaydının istenmesi, borçlu ticaret


    şirketinin ticareti terk edip etmediği yönünde ticaret sicilden gelen “. .... Mah.... Sok. No:1 K...M.../.../...adresinde zabıta araştırması yaptırılarak ve kayıtlı olduğu vergi dairesinden en son verilen beyanname örnekleri getirtilip, sonucuna göre hukuki durumunun takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Borçlu şirket hakkında devam eden ve esas numaraları dosya içerisinde bulunan diğer icra takip dosyaları getirtilip incelenerek, sanığın işlerinde ağır ihmallerde bulunarak aczine kendi fiiliyle sebebiyet verip vermediği, yahut vaziyetin fenalığına rağmen durumu daha da ağırlaştırıp ağırlaştırmadığı, ağırlaştırmışsa ne şekilde olduğu konusunda araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu dayanak yapılarak yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafii ile şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.