
Esas No: 2014/8926
Karar No: 2014/22116
5187 sayılı kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/8926 Esas 2014/22116 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5187 sayılı kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat; sanık ... hakkında hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan vekilinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyizine göre yapılan incelemede;
Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine vekalet ücretine hükmolunurken, ücreti vekaletin hâzineden alınarak sanığa verilmesine karar verilmesi gerekirken, katılan ... Başkanlığından alınmasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hükmün vekalet ücretine ilişkin fıkrasından "katılandan alınarak" ibaresinin çıkarılması, yerine "Hazineden alınarak" ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... müdafiinin ve katılan vekilinin anılan sanığa yönelik temyizlerine gelince;
5271 sayılı CMK"nun 231.maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nun 231/5 madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kastedilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.
Bu ilkeler çerçevesinde, her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi halinde zararın giderilebilmesi koşulundan bahsedilebileceği, somut olayda suçun işlenmesi ile ortaya çıkan ölçülebilir bir zararın bulunmadığı ve sanığın sabıkasız olduğu cihetle, CMK"nun 231.maddesindeki diğer objektif ve sübjektif koşulların tartışma konusu yapılması gerektiği gözetilmeden, bu husus karar yerinde hiç tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.12.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.