2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3312 Esas 2016/1386 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3312
Karar No: 2016/1386
Karar Tarihi: 08.02.2016

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3312 Esas 2016/1386 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/3312 E.  ,  2016/1386 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, sanığın yokluğunda verilen gerekçeli kararın sanığın terk ettiği iddia edilen adresine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ edilmesi usulsüz olduğundan 12.06.2012 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğunun kabulü ile dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin başkaca reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Anayasa"nın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde belirtilen adil yargılanma hakkı gözönünde bulundurularak, ticareti terk suçlarında duruşma davetiyesinin ya da mahkeme kararının terk ettiği ileri sürülen adresine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebligat geçersiz olup, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurur. Bu sebeple borçlu şirket yetkilisi olan sanığa Tebligat Kanunun"da 11/01/2011 tarih ve 6099 sayılı kanunla yapılan değişiklikler de dikkate alınmak suretiyle, tespit edilecek adresine yeniden usulüne uygun duruşma davetiyesinin tebliğini müteakip yargılamaya devam edilmesi gerekirken, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    2) 5237 sayılı TCK"nın 50/1-b maddesinin, İİK"nın 354. maddesinin tatbikinin gerektiği hallerde uygulanamayacağı gözetilmeksizin, sanık hakkında verilen hapis cezasının, zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verilmesi,
    3) Dava ve cezanın İİK"nın 354. maddesinde yazılı sebeplerden düşeceğinin kararda belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    4) Kabule göre de,
    Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının “mağdurun uğradığı zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi” seçenek yaptırımına çevirilirken infazda kuşkuya yer vermeyecek şekilde tazmini gereken zararın belirtilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.