Esas No: 2021/11002
Karar No: 2022/2661
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11002 Esas 2022/2661 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11002 E. , 2022/2661 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulüne dair verilen 11/01/2019 günlü kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 14/04/2019 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; zorunlu trafik sigortası bulunmayan ... plaka sayılı aracın yapmış olduğu tek taraflı kaza sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve % 22.4 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 25,00 TL. sürekli iş göremezlik, 25,00 TL. geçici iş göremezlik, 25,00 TL. geçici bakıcı gideri ve 25,00 TL. belgelendirilemeyen tedavi gideri olmak üzere toplam 100,00 TL. tazminatın temerrüt tarihinden itbaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslah dilekçesiyle taleplerini 138.635,92 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; dosyaya sunulan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; başvurunun kısmen kabulü ile 138.635,92 TL tazminatın 12/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair 50,00 TL tazminat talebinin reddine karar verilmiş; bu karara, davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davalının itirazının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların
çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Dosya içeriğinden; davacı tarafından dava konusu kaza nedeniyle davalı sigorta şirketine Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nden alınan 23/05/2018 tarihli rapor ile başvuru yapıldığı, bu raporda davacının 07/01/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası nedeniyle maluliyet oranının 11/10/2008 tarihli SGK Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca %9.3 ve tıbbi iyileşme süresinin üç ay olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru aşamasında sunulan ve Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 02/07/2018 tarihli raporda ise; davacının belirtilen sekelleri, 03/08/2013 tarihli Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ve ekleri uyarınca meslekte kazanma gücünde azalma oranının % 22.4 olarak belirlendiği ve bu rapor ile davalı sigorta şirketine başvuru sırasında sunulan Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nden alınan 23/05/2018 tarihli rapor arasında çelişki meydana geldiği anlaşılmaktadır.
O halde İtiraz Hakem Heyetince; davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek, davacıya ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek ve çelişkileri gidermek suretiyle, davacı için Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarından kaza tarihinde yürürlükte olan 03/08/2013 tarihli Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine uygun şekilde, rapor alınıp, sonucuna göre, temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
3-Davalı vekili tarafından temyiz dilekçesine ek beyanlarını içeren 08/04/2020 tarihli dilekçe ekinde sunulan Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 201/536 esas ve 2019/544 karar sayılı ilamı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından davacıya ödenmiş olan tazminat tutarının sorumlulardan rücuen tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nce; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından davaya konu kazaya ilişkin olarak iş kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kaza sonucu davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı; davacılara bağlanan rücuya tabi gelirin ilk peşin
sermaye değerinin ne olduğu bu hususla ilgili açıldığı belirtilen Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 201/536 esas ve 2019/544 karar sayılı dava dosyası da incelenmek suretiyle 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü gereği şartları var ise tazminattan düşülmesi suretiyle davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Kabule göre de; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2, 3 ve 4) numaralı bentlerde belirtilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.