Esas No: 2021/8633
Karar No: 2022/2782
Karar Tarihi: 17.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8633 Esas 2022/2782 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8633 E. , 2022/2782 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili ve davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalı şirketlere sigortalı bulunan araçların karıştığı kazada yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, sunulan rapordan anlaşılacağı üzere %5 oranında özürlülük oranının bulunduğunu, sürücülerinin asli kusurlu olduğu için zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduklarını davacının ise yolcu olması sebebiyle olayda kusurunun olmadığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla rapor ücreti de dahil olmak üzere toplam 15.472,00 TL 'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 30/03/2020 tarihli dilekçesi ile talebini toplam 74.409,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Uyuşmalık Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulüne 74.409,00 TL tazminatın 11/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; karara davalılar vekili tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetinin 24/04/2020 tarih, K-2020/25777 sayılı kararının davalı ...Ş. yönünden kaldırılmasına, davalı ...Ş. yönünden aynen infazına başvurunur, ...yönünden reddine dair verilen karar, davacı vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 104/I. maddesinde, " Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüslerin sahibi, gözetim, onarım, bakım, alım – satım, araçta değişiklik yapılması amacı ile veya benzeri bir amaçla kendisine bırakılan bir motorlu aracın sebep olduğu zararlardan dolayı; işleten gibi sorumlu tutulur. Aracın işleteni ve araç için zorunlu mali sorumluluk sigortası yapan sigortacısı bu zararlardan sorumlu değildir."
düzenlemesi yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre aracın gözetim, onarım, bakım, alım-satım, araçta değişiklik yapılması amacıyla motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüslere bırakılması halinde, teşebbüsün sahibi işleten gibi (farazi işleten) sorumlu tutulurken, aracın gerçek işleteni (trafikte aracın adına kayıtlı olduğu kişi) ise zarardan sorumlu tutulmamaktadır.
Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüs sahiplerinin işleten gibi sorumlu tutulabilmeleri için, araç üzerindeki hâkimiyetin eylemli olarak teşebbüs sahibine geçmiş olması gerekir. Bu durum, her somut olayın özelliğine göre ayrı değerlendirilmelidir. Kısa süreli basit onarımlar gibi kesinlikten uzak, duraksamalı durumlarda, hâkimiyetin geçtiği kabul edilmemelidir. Zira motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan kişilerin işleten gibi sorumlu tutulmalarının nedeni, bunların motorlu araç üzerindeki fiili hâkimiyetin kesin olarak sahibi bulunmalarından kaynaklanmaktadır.
Dosya kapsamından; davalı ... Aş tarafından aracın tamir amacıyla bırakıldığı sırada kazanın gerçekleştiği, bu nedenle kendileri yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunmasında bulunulmuş, İHH tarafından da davalı ... şirketine sigortalı araç sürücüsü çocuk ifadesinde aracın abisinin arkadaşı olan Salah Cesuma isimli şahsa ait olduğunu, arabanın iki anahtarından biri tamirci Yahya isimli şahısta diğerinin ise kendi evlerinde olduğunu, anahtarı evden aldığını, abisinin arabaya yağ koymasını söylediğini arabaya yağ koyup denemek için arabayı bir süre kullandığını ve kaza olduğunu söylemiş itiraz hakem heyeti de ifade esas alınarak söz konusu ifadede aracın onarım ya da bakım Için tamirhaneye brrakılmış olduğunun anlaşıldığı, dosya kapsamında olayın işbu oluş şeklinin aksini ortaya koyan başka bir ifade yada belgeye rastlanmadığı gerekçesiyle davalı ... Aş yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak yukarıda detaylı anlatıldığı üzere 2918 sayılı KTK'nun 104. madde hükmü uyarınca tamircinin gerçek işleten malik yerine sorumlu tutulabilmesi için, araç üzerindeki fiili hakimiyetin kesin bir biçimde bu yere, yani tamirhaneye geçtiğinin ortaya konulması ve davalı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Dosya içeriğine göre, dava dışı sürücünün beyanı dışında aracın tamirhaneye bırakıldığına ilişkin bilgi belge bulunmadığı, uzun süreli tamir için bırakıldığının davalı tarafından ispat edilemediği, bu şekilde davalının işleten sıfatının devam ettiği kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davalı ... AŞ yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir" hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17/2. maddesinde ise "Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir" düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... AŞ vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harçların davacı ve davalı ...Ş.' ye geri verilmesine 17/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.