15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/10436 Karar No: 2017/15281 Karar Tarihi: 15.06.2017
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/10436 Esas 2017/15281 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkûmiyetine hükmedilen ve TCK'nın 157/1, 62, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkûmiyet kararı verilen bir davada, sanıkların kendilerini emniyet mensubu olarak tanıtarak terör örgütünün adına 98 milyon dolar kredi çektiğini söyledikleri, bu şahısların yakalanması için para gönderilmesi gerektiği yalanlarıyla suç işledikleri kabul edilmiştir. Buna göre, katılanın sanıkların yalanlarına inanarak toplam 12.000 TL parayı gönderdiği tespit edilmiştir. Ancak, eylemin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin takdirin üst dereceli bir mahkemeye ait olduğu gözetilerek, yargılamaya devam edilmesi kanuna aykırı olup, hüküm BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 62, 52/2-4, 53 ve 158/1-L maddeleri, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
15. Ceza Dairesi 2017/10436 E. , 2017/15281 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1,62,52/2-4,53 maddeleri gereğince mahkûmiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm sanık ... müdafii ile katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü. Katılanı arayan sanıkların kendilerini emniyet mensubu olarak tanıttıkları, terör örgütünün adına 98.000.000 dolar kredi çektiğini , bu şahısların yakalanması için para göndermesi gerektiğini söyledikleri, bunun üzerine katılanın sanıklar ... ve ... adına kayıtlı hesaplara toplam 12.000 TL parayı gönderdiğinin kabul edildiği eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ile katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.