Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7575
Karar No: 2021/5307
Karar Tarihi: 24.05.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/7575 Esas 2021/5307 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/7575 E.  ,  2021/5307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : FOÇA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; İzmir İli ... ilçesi, ... Köyündeki mevcut ormanlık alandan geçen ve yüzölçümü 1990 yılında 10.000 m2 olarak tespit edilen havai telefon hatları nedeniyle davalı idare ile 05/09/1990 tarihinde imzalanan taahhüt senedi kapsamında 49 yıllığına izin hakkı tesis edildiğini, izin senedinin güncellenerek 13/10/2008 tarihli senet ile düzenlendiğini, davalı idareye izin bedellerinin her yıl düzenli olarak ödendiğini, davalı idare tarafından gönderilen 25/12/2013 tarihli yazı ile 2013 yılında başlatılan orman alanlarının sayısallaştırma çalışmaları sırasında davaya konu telefon hattı üzerinde yapılan ölçüm sonucunda 3.290,10 m2 olduğunun tespit edildiği ve 26/02/2014 tarihinde yeni bir taahhüt ile 3.290,10 m2 üzerinden senedin imzalandığını, bu tespit edilinceye kadar davalı idareye 6.709,90 m2 metraj nispetinde fazla ödeme yapıldığını ileri sürerek; 2013 yılı ve sonrasında mahsuplaşma yapıldığından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 2005-2012 yılları için 6.709,90 m2 alana tekabül eden 51.317,81 TL’nin her bir ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, esas yönünden ise, davacıya 49 yıllığına telefon hattına izin verildiğini, beş yılda bir düzenlenen ek taahhüt senetlerine konu bedellerin itiraz edilmeden ödendiğini, izinlerin verildiği tarihteki yönetmelik hükümlerine tabi olup, kendi taahhütnamesine göre işlem gördüğünü, izin güzergahı, genişlik ve uzunlukların talep üzerine belirlendiğini, davacı talebinin fahiş olduğunu, taraflar tacir olmadıklarından avans faizi de talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile 15/07/2016 havale tarihli bilirkişi raporunda yer alan 51.317,81 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; davacı kurumun tacir olup, basiretli tacir gibi davranmak zorunda olduğu, sözleşme konusu olan ve eksik olduğu iddia edilen kısmın bu süre boyunca farkedilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davacının dava tarihi itibariyle yaklaşık 17 yıl sonra sözleşmeye konu yerin 10.000 m2 olmayıp 3.290,10 m2 olduğunu iddia etmesinin objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, davanın ispatlanamadığı, sözlemeye konu alanın geçerli teslim tesellüm tutanağı ile davacıya teslim edildiği gerekçeleriyle; davalının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Uyuşmazlık; davacıya ait havai telefon hatlarının ormanlık sahadan geçirilmesi için davalı idareye ödenen izin bedelinin, orman sahasının gerçekte olduğundan fazla belirlenmiş olması nedeniyle kısmen iadesi istemine ilişkindir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu ... güzergahlı yer altı telefon hattına 01/08/1990 tarihli ‘’Olur’’ ile 10.000 m2 ‘lik sahada 49 yıllığına PTT lehine izin verildiği, bu kapsamda 05/09/1990 tarihinde imzalanan taahhüt senedinin davalı idareye verildiği, sonrasında özelleştirme nedeniyle PTT Genel Müdürlüğüne verilen iznin davacı şirkete devredildiği, orman alanlarının sayısallaştırılması çalışmaları sonucunda yapılan ölçümler neticesinde 02/12/2013 tarihli ‘’Olur’’ ile ilgili izin verilen sahanın 3.290,10 m2’ye düşürüldüğü, davacı şirketten 2013 yılında fazladan tahsil edilen bedelin davalı idarece kendiliğinden ileriki yıl borçlarına mahsup edildiği, davacının eldeki davada 2005-2012 yılları için 6.709,90 m2 alana tekabül eden 51.317,81 TL’nin davalı idareden tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda açıklandığı üzere; davalı idare, bedelli izne konu sahanın, 10.000 m2 yerine 3.290,10 m2 olduğunu belirleyerek gerekli işlemleri tesis etmiş, ayrıca fazladan ödenen 2013 yılına ait izin bedelinin ileriki borçlara mahsubunu da kabul etmiştir.
    Buna göre; ilk derece mahkemesince, dosya kapsamında yer alan ve denetime elverişli olduğu tespit edilen 15/07/2016 havale tarihli kök bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne dair verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, bölge adliye mahkemesince davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırarak davanın reddine dair hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 371. maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, HMK’nın 373/2 maddesi uyarınca dava dosyasının bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi