16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10131 Karar No: 2020/896 Karar Tarihi: 10.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10131 Esas 2020/896 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2017/641 - 2018/409 sayılı kararında, sanık silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkum edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, yapılan inceleme sonucunda, atılı suçun kanunda öngörülen suç tipine uyduğunu, delillerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen yaptırımların şahsileştirilerek uygulandığını belirterek, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenleri yerinde görmediğinden temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onanmasına karar vermiştir. İlgili kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1.
16. Ceza Dairesi 2019/10131 E. , 2020/896 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.08.2018 tarih ve 2017/641 - 2018/409 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanığın çocuğunu örgüte müzahir okula göndermesinin örgütsel faaliyet ya da delil olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.