MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Genel güvenliği tehlikeye sokacak şekilde kasten yangına neden olma
HÜKÜM : Hükümlülük


Gereği görüşülüp düşünüldü:

Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, ancak;

Yasal gerekçelerle alt sınırdan uzaklaşılmasında bir isabetsizlik yok ise de, hak ve nesafet kuralları ile orantılılık ilkesi gözardı edilerek TCK.nun 3 ve 61. maddelerine aykırı olarak temel cezanın en üst sınırdan belirlenmesi suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,

Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.112016 gününden oyçokluğuyla karar verildi.

(K.K.D.)


KISMİ KARŞI DÜŞÜNCE

Sanık hakkında kasten yangın çıkarmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün vasıf yönünden bozulması gerekirken, sadece yazılı şekilde bozulmasına karar verilmesi yerinde değildir. Şöyle ki;

Mahkeme kararıyla evden uzaklaştırılan sanığın, olay günü bidonla getirdiği benzini evin içine dökerek yakacağını söyleyip çakmağı çıkardığı sırada oğlu olan tanık ...’ın müdahale ederek elindeki çakmağı alarak yakma işlemini gerçekleştiremediği eyleminin, 5237 sayılı TCK.nun mala zarar verme suçunu düzenleyen 151/1. madde ve fıkrasındaki tamamlanmış haldeki suçu oluşturduğu, suçun tamamlanmış hali varken teşebbüs aşamasında kalan suçtan cezalandırmanın mümkün olmaması gözetildiğinde, yerel mahkemece suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde TCK.nun 170/1-a, 35/1-2. madde ve fıkrasına göre kurulan mahkumiyet hükmünün vasıf yönünden de bozulması yerine, sadece yazılı şekilde bozulmasına karar verilmesi yönündeki sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum. 28.11.2016


Üye ...