9. Hukuk Dairesi 2014/11047 E. , 2015/23310 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarınn ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işyerinde 01.04.1999 tarihinde çalışmaya başladığını, aylık 1.100 TL ücret aldığı halde sigortalı bildiriminin asgari ücret üzerinden yapıldığını, 15.03.2008 tarihinde iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, 24.02.2011 tarihli ihtarname ile talep etmesine rağmen işçilik alacaklarının ödenmediğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili, genel tatil ve asgari geçim indiriminin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının daha iyi iş bulduğu gerekçesi ile işi kendisinin bıraktığını, davacının tüm izinlerini kullandığını, dava konusu tüm alacakları 5 yıllık zamanaşımına uğradığını, işyerinin haftada 6 gün 15.30"a kadar açık olduğunu, Pazar ve genel tatil günlerinde kapalı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı dava dilekçesinde iş akdinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini iddia etmiş, davalı ise davacının başka bir iş bulduğu için işyerini terk ettiğini savunmuştur. Taraflar tanık dinletmiş, davacı tanığı İbrahim davacının işten çıkartıldığını duyduğunu, diğer davacı tanığı Bilal ise davacının patronun oğluyla tartıştığı için tartışma sonucunda sinirlenerek işi kendisinin bıraktığını beyan etmiştir. Davalı tanıkları ise davacının işten ayrılışı konusunda bilgi sahibi olmadıklarını belirtmişlerdir.
İddia, savunma, tanık beyanları ve özellikle davacı tanığı Bilal’in beyanları değerlendirildiğinde; davacının işverenin oğlu ile tartıştığı ve işyerinden kendisinin ayrıldığı anlaşılmakla; davacının kıdem ve ihbar tazminatlarının reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
3-Davalı vekili, rapora itiraz dilekçesinde bahsettiği çeklerin bankadan celp edilmesi talebine rağmen celp edilmemesi hatalıdır. Mahkemece yapılacak iş, bahsedilen çekleri bankadan celp edip, bu çeklerin hangi haklara karşılık verildiğini davalı tarafa açıklatarak sonuca gitmektir.
4- Hükmedilen miktarların net mi brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.