Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/1371
Karar No: 2007/3488

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/1371 Esas 2007/3488 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı köy tüzel kişiliği adına kayıtlı olan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise taşınmazların mahkemece belirlenecek değerinin tazminat olarak ödenmesini istemiştir. Mahkeme, dava konusu taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması gereken yerlerden olduğu gerekçesiyle tapu kayıtların iptali ile hazine adına tesciline, karşı davanın reddine karar vermiştir. Ancak, çekişme konusu taşınmazların niteliği itibariyle özel mülkiyete konu olabilecekleri sabittir. Tartışmasız olarak devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden veya kamu malı vasfını taşımadıkları belirlendiğinden, 3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesi hükmünde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dava tarihine göre gerçekleştiği açıktır. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Z. Kaplıcaları ile ilgili kanunun ek ... maddesi
- 927 sayılı yasa
- 3402 Sayılı Yasa'nın 12/3 maddesi ve bu maddenin öngördüğü 10 yıllık hak düşürücü süre
1. Hukuk Dairesi         2007/1371 E.  ,  2007/3488 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : AKSARAY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 29/09/2006
    NUMARASI : 2004/345-353

     Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalı köy tüzel kişiliği adına kayıtlı olan .. ve ... parsel sayılı taşınmazların Z.. Kaplıcaları içinde olduğunu, Z.. Kaplıcalarının ise ..sayılı sıcak ve soğuk maden sularının istismarı ile kaplıcalar tesisatı hakkında kanunun ek ... maddesi kapsamında olup devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuş, karşılık davasında ise taşınmazların mahkemece belirlenecek değerinin tazminine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazların 927 sayılı yasa uyarınca özel mülkiyete konu olamayacağı, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması gereken yerlerden olduğu gerekçesiyle tapu kayıtların iptali ile hazine adına tesciline , karşı davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakim raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                                                                           -KARAR-
    Dava; tapu iptal ve tescili, karşı dava tazminat isteğine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden ve özellikle keşfen elde edilen bilirkişi raporundan .. parsel sayılı taşınmazın 927 sayılı yasa hükümleri kapsamında kaldığı belirlenmek suretiyle bu parsel yönünden davanın kabul edilmiş olması ve karşı davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Bu yöne değinen davalının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, çekişme konusu .. .. ve ..parsel ile .. parsel sayılı taşınmazların 1965 tarihinde köy tüzel kişiliği adına tespit edilerek çap kaydının oluştuğu, öte yandan bilirkişinin hükme elverişli olan raporundan bu taşımazların 927 sayılı yasa kapsamında kalmadığı, arsa niteliği ile davalı köy adına tespit edildiği ve bu şekilde kullanıla geldiği anlaşılmaktadır. Anılan bu taşınmazların niteliği itibariyle özel mülkiyete konu olabilecekleri sabittir. Nitekim, kadastro tespitinde de arsa olarak tespit edilmiştir. Başka bir açıklama ile devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olmadığı ve kamu malı vasfını da taşımadığı tartışmasızdır. Bu belirlemeye göre 3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesi hükmünün somut olayda uygulama yeri bulacağı kuşkusuzdur. O halde,anılan yasanın 12/3. maddesi hükmünde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dava tarihine göre gerçekleştiği açıktır.
    Hal böyle olunca, anılan bu parseller bakımından hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulü yönünde hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 2.4.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi