Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, ortak miras bırakan babaları A..B...parça taşınmazını kendilerinden mal kaçırmak amacıyla muvazaalı biçimde davalı oğluna devrettiğini, bu işlemleri yaparken de davalının kayınpederini aracı kıldığını ileri sürerek payları oranında iptal-tescil, olmadığı takdirde tenkis iştemişler, aşamada ..parça taşınmaz hakkındaki davalarını atiye terketmişlerdir.
Davalı, miras bırakanın ihtiyacı nedeniyle taşınmazların satıldığını,bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 4 parça taşınmaz bakımından davanın atiye terkedilmesine;8 parça taşınmazın temlikinin muvazaalı bulunduğu gerekçesiyle davacıların payları oranında tapularının iptaliyle adlarına tesciline karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 27.3.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat İlhan Demirsoy geldi,davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vs. vekili avukatlar gelmediler,yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü :
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre, miras bırakan A..B..’un çekişme konusu . .. sayılı parsellerdeki paylarını ve ... sayılı parsellerinin tamamını, mirastan mal kaçırma amaçlı ve bedelsiz temliklerle kadastro öncesi tapuda davalı oğluna aktardığı anlaşıldığından, muvazaa olgusu benimsenmek suretiyle davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının değinilen hususa yönelik temyiz itirazı yerinde değildir, reddine. .Ne var ki, anılan taşınmazlardan . ve . parsellerde miras bırakanın, 9.12.1983 tarihli akitle kendisine ait olan 1/4‘er paylarını davalıya devrettiği, diğer 3/4 ‘er payların ise davalıya aynı akitte dava dışı amcaları tarafından devredildiği kayden sabit bulunduğu halde, mahkemenin, davalıya amcalarınca devredilen ve dava konusu edilmeyen payları da hüküm kapsamına alması isabetsizdir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,13.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren Avukat Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 500,00 YTL. duruşma Avukat parasının temyiz edilenden alınmasına,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,27.3.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.