Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, ... rant sigortasına giriş tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıcı sayılması ve yaşlılık aylığı bağlanması istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ile davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, ... rant sigortasına giriş tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıcı olarak sayılmasını ve bu başlangıca göre de yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini istemiş; 07.08.2015 günlü dilekçeyle de, davasından tümüyle feragat ettiğini bildirmiştir.
Mahkemece, sigorta başlangıcına ilişkin istemin feragat kapsamında bulunmadığından bahisle kabulüne karar verilirken, yaşlılık aylığı bağlanmasına yönelik istemin ise ferağat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
5510 sayılı Yasanın “Sigortalılığın başlangıcı" başlığını taşıyan 7’icı maddesinde, çalıştırılanların fiilen çalışmaya başladıkları tarihten itibaren kendiliğinden “sigortalı” olacakları düzenlenmiş olmakla, sigortalı olmak; kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü meydana getirmektedir. Kişilerin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü, yenilik doğurucu ve iradi bir durum değil, kanun gereği kendiliğinden oluşan statüyü belirlemekten ibarettir.
3201 sayılı Yasa uyarınca yapılan hizmet borçlanmaları ise, yurtdışında geçmiş belirli/bazı sürelerin Türkiye’de geçmiş gibi değerlendirilmesidir.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yurt dışında geçirdikleri sürelerin sosyal güvenlikleri açısından değerlendirilebilmesi amacıyla 22.05.1985 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunla, Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu sürelerin arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar
olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen sürelerin, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini öngörmüştür.
Öte yandan, çekişmeli yargıda kural olarak, “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 307 ila 312. maddelerinde (mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 91 ila 94. maddelerinde) düzenlenmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde; 3201 sayılı Yasa uyarınca yapılan hizmet borçlanmalarının, yurtdışında geçmiş belirli/bazı sürelerin Türkiye’de geçmiş gibi değerlendirilmesi niteliğinde bulunması, giderek, dava ve uyuşmazlığa konu olan ... rant sigortasına giriş tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıcı olarak değerlendirilebilmesi, anılan borçlanma yasası ve ikili Uluslararası sözleşme hükmü kapsamında mümkün olması karşısında; davaya konu sigorta başlangıcına yönelik istemden feragat her zaman mümkündür.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 04.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.