18. Ceza Dairesi 2015/19904 E. , 2016/10213 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Hakaret suçunun, alenen işlendiğinin anlaşılması karşısında, TCK"nın 125/4. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemişse de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmemiş ise de, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re"sen TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden, bu hususların bozmayı gerektirmediği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1- Sanığın hakaret eyleminin tek bir kişiye yönelik olması karşısında, zincirleme suça ilişkin TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- Tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin, kesin nitelikte adli para cezasından ibaret olması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak “hakaret suçuna ilişkin hükümden TCK’nın 43/2. maddesinin tatbikine dair kısımların karardan çıkartılarak, uygulamaya göre de, sonuç hapis cezasının 1 Yıl’a indirilmesi ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümlerden çıkarılması” biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 11.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.