22. Hukuk Dairesi 2015/6080 E. , 2016/11402 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, Sosyal Güvenlik Kurumuna eksik bildirimde bulunulması sebebi ile işverenden sigorta girişinin yapılmasını istediğini, aksi halde kanuni yollara başvuracağını söyleyince iş sözleşmesinin 28.05.2011 tarihinde bildirimde bulunulmadan ve gerekçe bildirilmeden haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını, 2011 yılında tedavi olmak için İstanbul iline gideceğini söyleyip işi bıraktığını, ..."a döndükten sonra babasının yoğun ısrarı üzerine yeniden işe alındığını, kısa bir süre çalıştıktan sonra bu defa da Yüksekovada çalışacağını beyan ederek işten ayrıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği ve feshin haklı olup olmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, davacı Sosyal Güvenlik Kurumuna eksik bildirimde bulunulması sebebi ile işverenden sigorta girişinin yapılmasını istediğini, aksi halde kanuni yollara başvuracağını söyleyince iş sözleşmesinin 28.05.2011 tarihinde bildirimde bulunulmadan ve gerekçe bildirilmeden haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerken; davalı, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını, 2011 yılında tedavi olmak için İstanbul iline gideceğini söyleyip işi bıraktığını, ..."a döndükten sonra babasının yoğun ısrarı üzerine yeniden işe alındığını, kısa bir süre çalıştıktan sonra bu defa da Yüksekovada çalışacağını beyan ederek işten ayrıldığını savunmuştur. Mahkemece, dosyaya fesihle ilgili istifa dilekçesi veya başka bir belge sunulmadığı gibi tanık da dinletilmediği gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Davacının açtığı hizmet tespiti davasında hizmetinin 18.05.2011 tarihine kadar tespit edildiği anlaşılmaktadır. Zira davacının 18.05.2011 tarihinde başka bir işyerinden işe girişi bildirilmiştir. Davacının, 28.05.2011 tarihinde işverence işten çıkartıldığını ileri sürmesine rağmen 18.05.2011 tarihinde başka yerde işe başlamış olması davalının savunmasını teyit eder mahiyettedir. Dosya kapsamından, davacının ileri sürdüğü tarihten önce işi bıraktığı ve başka bir işyerinde çalışmaya başladığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bu durumda, iş sözleşmesinin 28.05.2011 tarihinde değil, 18.05.2011 tarihinde işçi tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğinin kabulü gerekir. Haklı bir sebep olmadan iş sözleşmesini fesheden işçi kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağından, anılan taleplerin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerekmiştir.
3-Kabule göre de; davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti dosya kapsamına uygun değildir. Dairemizce, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil asıl alacağından yapılan indirimler sebebi ile reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir. Ancak zamanaşımı veya başka sebeplerle reddedilen tutarlar bakımından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Hafta tatili alacağının tamamının reddine karar verildiğine göre reddedilen toplam tutar üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmeli, fazla çalışma ve genel tatil alacakları yönünden ise takdiri indirim dışındaki sebeplerle reddedilen tutarlar (somut dosya bakımından özellikle 2011 yılının dışlanması sebebi ile reddedilen tutar) üzerinden vekalet ücreti belirlenmelidir. Bu yönler gözetilmeden hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.