Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2118
Karar No: 2022/2904
Karar Tarihi: 21.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/2118 Esas 2022/2904 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/2118 E.  ,  2022/2904 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
    K A R A R
    Dava, kasko sigorta poliçesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece hükmüne uyulan Dairemizin 24/10/2018 tarih, 2018/3053 Esas ve 2018/9522 Karar sayılı ilamında özetle; olaya ilişkin ceza dosyasında alınan kriminal raporla dava konusu aracın çalındığı iddia edilen araç olduğu tespit edilmiş olduğundan, eldeki dosyada yeni bir bilirkişi raporu alınmasına gerek olup olmadığının değerlendirilmesi; olaya ilişkin ceza davasının kesinleşmesinin beklenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davalının icra takibine itirazının 28.500,00 TL. asıl alacak ve 210,82 TL. işlemiş faiz yönünden iptaline, alacağa takip tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte takibin devamına; davacının icra inkar tazminatı talebinin ve fazlaya ilişkin isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına; davacıya ait sigortalı aracın çalınmasından sonra araç üzerinde change işleminin yapıldığı ve kullanılamayacak olduğunun ceza dava dosyasında saptandığı, araç tescil kaydının 20/07/2007 tarihinde silindiği, araç sovtajının ekonomik olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı hususları dikkate alındığında, araç sovtajına ilişkin davalı temyizlerinin yerinde görülmemesine; konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 10/09/2019 tarihli raporla araç rayiç bedelinin usulünce saptanmış ve bu raporun hükme esas alınmış olmasına; itirazın iptali davasının dayanağı olan icra takibinde temerrüt faizi olarak yasal faizin talep edildiği (takip sonrası için) ve hakimin taleple bağlı olduğu dikkate alındığında, (takip sonrası için) temerrüt faizi olarak yasal faize karar verilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacının sigorta poliçesi gereği talep edebileceği tazminat miktarının, alınan uzman bilirkişi heyeti raporuyla usulünce tespit edildiği; talep edilebilecek tazminat bakımından, davacının 16/01/2008 tarihinde davalıya gönderdiği ihtarnameyle ödeme için 2 işgünü süre verildiği gerekçesiyle, anılan sürenin bitimi olan 22/01/2008 tarihinden itibaren davalının mütemerrit olduğu kabul edilerek faize karar verildiği görülmektedir. Oysa; davaya konu hırsızlık rizikosunun gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Kasko Sigortası Genel Şartları'nın "tazminatın ödenmesi" başlıklı B.3.3.3.3.2. maddesinde "çalınmış olan aracın bulunması için ilgili makamlarca yapılacak araştırmalar 30 gün içinde sonuç vermediği takdirde sigortalı durumu ilgili makamlara başvurduğunu belgelemek suretiyle, sigortacıya bildirir" düzenlemesine ve B.3.3.1. maddesinde ise "Sigortacı hasar miktarına ilişkin belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç 15 gün içinde gerekli incelemeleri tamamlayıp hasar ve tazminat miktarını tesbit edip sigortalıya bildirmek zorundadır" düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenlemeler gereği; kaskolu aracın çalınması halinde, toplamda 45. günün sonunda sigortacının temerrüdünün gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerekir.
    Somut olayda; davaya konu hırsızlık rizikosunun 08/06/2007 tarihinde gerçekleştiği ve davacının bu hasarı davalı sigortacıya 13/06/2007 tarihinde ihbar ettiği dosya kapsamından anlaşılmakta olup, davalının temerrüdünün 24/07/2007 tarihi itibariyle gerçekleştiği açıktır. Bu nedenle; icra takibine konu edilen işlemiş dönem faizinin ticari temerrüt faiz oranlarına göre belirlendiği ve davacının sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebi için esasen ticari faiz talep hakkı olduğu da dikkate alınarak, 24/07/2007 ile davacının icra takibini başlattığı 21/02/2008 tarihleri arasındaki süre için işlemiş faize karar verilmesi gerekirken, faizin 22/01/2008 ile 21/02/2008 arası dönem için hesaplanması doğru değildir. Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi yollamasıyla HUMK'un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1 nolu bendindeki "210,82 TL" rakamı çıkartılarak yerine "4.763,46 TL." rakamının yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.470,24 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 21/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi