Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/2712 Esas 2020/3414 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2712
Karar No: 2020/3414
Karar Tarihi: 04.06.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/2712 Esas 2020/3414 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, TMK'nın 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı reddetmiştir. Davacı vekili, hükmü temyiz etmiştir. Ancak davacı vekili, davadan feragat ettiğini bildirmiş ve vekaletnamesinde davadan feragata yetkili olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. 309. maddesine göre feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kararın davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere bozulması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri: TMK'nın 724. maddesi, HMK'nun 307. ve 309. maddeleri.

14. Hukuk Dairesi 2018/2712 E. , 2020/3414 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.02.2014 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, TMK"nın 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı vekili Av. ... hükmün verilmesinden ve kararı temyizinden sonra 03.06.2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiş, dosyada mevcut 30.01.2014 tarihli vekaletnamesinde davadan feragate yetkili bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır. (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.5.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı kararı)
Bu nedenle kararın davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle feragat nedeniyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 04.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.