16. Hukuk Dairesi 2015/6343 E. , 2015/10359 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇAYKARA KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/01/2013
NUMARASI : 2011/36-2013/6
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında O. Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 1 parsel sayılı 154,08 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle F.. K.. adına tespit edilmiştir. Davacı Feyzullah , kendisine ait taşınmazın bir kısmının davalı adına tespit gördüğü iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 112 ada 1 parsel numaralı taşınmazın kadastro tutanakları kesinleştiğinden, söz konusu tapu kaydının iptaline, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 4,76 metrekare yüzölçümündeki alanın bahçe vasfı ile davacı F.. Ş.. adına kayıt ve tesciline, geriye kalan (154,08 m2-4,76 m2) 149,32 metrekare yüzölçümündeki alanın bahçe vasfı ile davalı F.. K.. adına kayıt ve tesciline, iptal edilen tapu kaydında yer alan muhtesat bilgilerinin oluşturulacak bu parsel için tapu kaydında aynen yer almasına karar verilmiş; hüküm, davalı F.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının araziyi satın almış olduğu 10.08.2004 tarihli arazi satım sözleşmesi yapılırken davalının evinin mevcut olduğu, sözleşmede yer alan "evin bitişiğinden" başlayan sınırın söz konusu merdivenleri de kapsadığı, bu durumda yapılan kadastro tespitlerinin hatalı olduğu, davalının parselinin yanlış tespit olunduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davalı süresinde tanıklarını bildirdiği halde, keşif günü davalı tarafa bildirilmediği gibi tanıkların keşif mahallinde hazır olmaları için davetiye de çıkarılamamıştır. Hal böyle olunca; taraf delilleri toplandıktan sonra yeniden keşif gün ve saatini bildiren usulüne uygun davetiye çıkartılmak suretiyle önceki keşifte dinlenen H.. K.. dışındaki diğer tespit bilirkişiler ile yerel bilirkişi ve tanıkların hazır olması sağlanarak yeniden keşif yapılmalı, taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kadastro tespit gününe dek, kimin ne sıfatla ne kadar süre ile zilyet olduğu sorulup saptanarak beyanlar arasında çelişki olduğunda giderilmek suretiyle toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek davalının savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olduğu gibi, davanın askı ilan süresi içerisinde açıldığı ve kadastro tutanakları dosya içerisine getirtilmesine rağmen, tutanakların Kadastro Müdürlüğünce kesinleştirilmesi hukuken önemli olmadığı nazara alınmadan, taşınmazların tapuya tescil edilmiş gibi, tapu iptali ve tescil hükmü kurulması da isabetsizdir. Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.