8. Hukuk Dairesi 2012/2332 E. , 2012/9527 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ve ... ile Hazine ve Ulukapı Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 27.12.2011 gün ve 242/713 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar Hazine vekili ile Ulukapı Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan yerlerin TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17.maddeleri uyarınca tescilini ve ihdasen oluşan tapu kaydının iptali ve vekil edenleri davacılar adına tescilini talep etmiştir.
Davalı köy tüzel kişiliği temsilcisi çekişmeli yerlerin 442 sayılı Kanunda değişiklik yapan 3367 sayılı Kanun ile belirlenen köy yerleşim alanında kaldığını, bu yerlerin parselasyon planının hazırlandığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Davalı Hazine vekili dava konusu taşınmazlar taşlık, çalılık niteliğinde olduğundan tescil harici bırakıldığını, zilyetlik yoluyla edinilmesinin mümkün olmadığını açıklayarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, 03.10.2011 tarihli bilirkişi rapor ve krokisinde “D” harfi ile gösterilen 6999.56 m2"lik kısım üzerinde davacıların mülkiyet hakkı olduğunun tespitine, “E” harfi ile gösterilen 647.86 m2"lik kısmın davacılar adına eşit paylarla tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı Hazine vekili ve köy tüzel kişiliği temsilcisi tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; dava konusu ve krokide “E” harfiyle gösterilen yere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan bu bölümün ONANMASINA,
Hükmün D ile gösterilen bölümüne ilişkin davalılar Ulukapı Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi ve Hazine vekilinin temyizine gelince; toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, dava konusu taşınmazın bulunduğu Ulukapı Köyündekadastro çalışmalarının başladığı ve tutanakların 01.04.1967 tarihinde kesinleşerek 16.06.1967 tarihinde tapuya devrinin sağlandığı, Mülga 509 sayılı Tapulama Kanunu yürürlükte iken başlanan tapulama çalışmalarının 766 sayılı Tapulama Yasası yürürlükte iken tamamlandığı, tapulama çalışmaları sırasında teknik bilirkişi raporunda “D” ile gösterilen yerin tapulama harici çalılık olarak tespit dışı bırakıldığı belirlenmiştir. Böyle bir yerin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesine göre, emek ve masraf sarfı ile imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesini takiben, kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi suretiyle aynı Kanunun 14.maddesi hükmüne göre kazanılması mümkündür.
Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihin en iyi belirlenme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Hava fotoğraflarının en az iki ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için tespit dışı bırakılma tarihinden sonra olmak üzere köy tüzel kişiliği adına ihdasen kayıt oluştuğu tarihten geriye doğru 20 ve 30 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının dosya arasına konulması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelendiğinde arazinin üç boyutlu görülmesi, taşınmazın çekim tarihindeki sınırlarının ve niteliğinin belirlenmesi, net bir şekilde tespitinin yapılabilmesi mümkündür. Mahkemece uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulması, bundan sonra ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi veya fotoğrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yapılarak; çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve 3367 sayılı Yasasa göre ihdasen tapunun oluştuğu tarihteki niteliğinin, imar-ihya faaliyetlerine en erken ne zaman kullanılmaya başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılması gerekir. Tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporuyla denetlenmeli, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Davalılar Hazine vekili ile Ulukapı Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisinin yerinden görülen temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 19.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.