Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/485 Esas 2022/3784 Karar Sayılı İlamı

Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1, 168/1, 31/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 16 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresi belirlenmesine dair Kırıkkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/11/2013 tarihli ve 2013/131 esas, 2013/604 sayılı kararının 16/12/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde 28/07/2014 tarihinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle daha önce verilen hükmün 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Kanun'un 151/1, 168/1, 31/2, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 320,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Kırıkkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/10/2019 tarihli ve 2019/265 esas, 2019/636 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/11/2021 gün ve 17817-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2021 gün ve 2021/134239 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra, sanığın denetim süresi içinde, 28/07/2014 tarihinde yeni bir suç işlediği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih olan 16/12/2013 tarihi ile yeni suçun işlendiği 28/07/2014 tarihi arasında 7 ay 12 gün süre ile zamanaşımı süresinin durduğu, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı mala zarar verme suçunun ise 5237 sayıllı Kanun'un 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tâbi olduğu ancak anılan Kanun'un 66/2. maddesine göre suça sürüklenen çocuğun 12-15 yaş grubunda olması nedeniyle dava zamanaşımı süresinin 4 yıl olduğu, bu süreye zaman aşımının durduğu 7 ay 12 günlük süre eklendiğinde 4 yıl 7 ay 12 gün olacağı, zamanaşımını kesen en son işlem olan suça sürüklenen çocuğun savunmasının alındığı 11/07/2013 gününe 4 yıl 7 ay 12 günlük süre eklendiğinde zamanaşımının 23/02/2018 tarihinde dolmuş olması nedeniyle hükmün açıklanma tarihi olan 24/10/2019 tarihi itibarıyla davanın düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı Kanun’un 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı, dosya kapsamına göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 16/12/2013 tarihi itibariyle duran zamanaşımının, 16/04/2019 tarihinde kesinleşen sonraki mahkumiyete konu suçun işlendiği 28/07/2014 günü yeniden işlemeye başladığı belirlenerek yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuk ...’nın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151/1 ve 31/2. maddelerinde tanımlanan mala zarar verme suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2. maddelerinde belirtilen 4 yıllık zamanaşımının, suça sürüklenen çocuğun sorgusunun yapıldığı 11/07/2013 tarihi ile hüküm açıklama yargılaması sonucunda verilen mahkumiyet karar tarihi olan 24/10/2019 tarihleri arasında gerçekleştiği ve bu süre içinde zamanaşımını kesen başka bir işlem yapılmadığı gözetilerek suça sürüklenen çocuk hakkında yukarıda anılan suçtan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (KIRIKKALE) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 24/10/2019 tarihli ve 2019/265 E., 2019/636 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; mala zarar verme suçundan açılan kamu davasının, CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, hükmolunan cezanın kaldırılmasına, 07/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.