Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5999
Karar No: 2013/8928

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5999 Esas 2013/8928 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğiyle açılan davada, yerel mahkeme 1599 parsel yönünden davanın reddine, diğer taşınmazlar bakımından ise kabulüne karar vermiştir. Davacı, miras bırakan dedesinin maliki olduğu taşınmazların kaydında isminin hatalı olarak yazılı olduğunu iddia ederek durumu düzeltmek istemiştir. Mahkeme, taşınmazların tapu kayıtları ve kadastro tutanakları ile birlikte incelenmediği, çekişme konusu yerlerin kimin, ne zamandan beri ve ne şekilde tasarruf ettiğinin araştırılmadığı ve malikliğin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanmadığı gerekçeleriyle kararı bozmuştur. Kayıt düzeltme davalarının tapuda kayıtlı malikin değişmemesi şartıyla kimlik bilgilerinin düzeltilmesi amaçladığı vurgulanmıştır. Kararda 6100 sayılı HMK'nin 12. maddesi ve Tapu Müdürlüğünün yasal hasım olduğu belirtilmiştir. Öte yandan, tapu maliki ve mirasçıları dışında tapuda kayıtlı bir malik de murisin kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğinde bulunabilir. 702. madde uyarınca elbirliği mülkiyetinde ise ortaklardan herhangi biri bu hakkı kullanabilir. Kayıt düzeltme davalarında mahkemenin sağlıklı bir inceleme yapması gerektiği, kaydın malikiyle ismi düzeltilecek kiş
1. Hukuk Dairesi         2013/5999 E.  ,  2013/8928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : HENDEK SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/11/2012
    NUMARASI : 2012/254-2012/465

    Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, 1599 parsel yönünden reddine, diğer taşınmazlar bakımından ise kabulüne  ilişkin olarak verilen karar davalı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi  raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, 1559 parsel yönünden feragat sebebi ile davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar  verilmiştir.
    Davacı, miras bırakan dedesi H..M..D..ın  maliki olduğu 502 ada 2 parsel, 504 ada 1 parsel, 504 ada 8 parsel ile 1559 parsel sayılı taşınmazların sicil  kaydında isminin hatalı olarak M.. H..olarak  yazılı olduğunu ileri sürerek,  anılan kayıtların nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini istemiş, yargılama sırasında 1559 parsel yönünden davasından vazgeçtiğini bildirmiştir.
    Bilindiği üzere; Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
    Bu davalar, taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nin 12. maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır.
    Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu davaların, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak dava açan kişinin aktif dava ehliyeti vardır.
    Tapu Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir.
    1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
    2- Nüfus Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
    3- Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
    4- İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
    5- Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
    Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.
    Davanın niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.
    Tapu Müdürlüğü yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden (ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden) sorumlu tutulmamalıdır.
    Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; kabul kapsamına alınan taşınmazlar yönünden mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin  hükme elverişli ve yeterli olduğu söylenemez.
    Şöyle ki özellikle; çekişme konusu taşınmazlar imar parselleri olduğu halde imar öncesi geldi tapu kayıtları ile kadastro tutanakları ile varsa kadastro tutanaklarına dayanak kayıtların (ilk tesisinden itibaren tüm gittileri ile birlikte revizyon gören tapu kaydı, mahkeme ilamı, veraset ilamı, vekaletname vs.) getirtilmediği, çekişme konusu yerleri kimin, ne zamandan beri ve ne şekilde tasarruf ettiğinin araştırılmadığı  görülmektedir. 
    O halde; yukarıda değinilen ilkeler ve olgular çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılarak çekişme konusu taşınmazların maliki A. oğlu M.. H.."nun davacının miras bırakanı A..oğlu H.. M..D..olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Kabule göre de, yargılama sırasında davalı idare kendisini vekille temsil ettirdiği halde feragat sebebi ile ret kararı verilen 1559 parsel yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması da isabetsizdir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.5.2013  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi