
Esas No: 2021/8011
Karar No: 2022/3159
Karar Tarihi: 22.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8011 Esas 2022/3159 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8011 E. , 2022/3159 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nin 26/09/2019 tarih 2019/İHK 12536 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 29/11/2018 tarihinde meydana gelen tek taraflı kazada davalının ...'si olduğu araçta yolcu konumunda olan müvekkillerinin desteğinin vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir müvekkili için 2.750,00 TL olmak üzere toplamda 5.500,00 TL destek tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah ile talebini toplam 188.716,53 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre başvuru sahibinin talebinin kabulü ile, müteveffanın annesi ... için 99.175,86 TL babası ... için 89.540,67 TL olmak üzere toplam 188.716,53 TL tazminatın ... Sigorta'dan 21/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş; bu karara davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından İtirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyet kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Başvuru, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
a)Destek 16 yaşında vefat etmiş olup, desteğin askerlik yapacağı süre içerisinde davacı anne ve babasına destek olamayacağı nazara alınmalıdır. Hakem Heyetince hükme dayanak yapılan 26/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda ise desteğin askerlik süresinin hesaplanan tazminat miktarından düşülüp düşülmediği belirlenemediğinden rapor bu hususta denetime elverişli değildir.
b)Destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasında, destek payları doğru belirlenerek, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış/sağlayacak olduğu yardımın miktarı da doğru şekilde hesaplanmalıdır.
Hükme esas alınan 26/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda uygulanan pay oranları dairemiz uygulamalarına uygun değildir.
Dairemizce kabul görmüş pay esasına göre; hayatın olağan akışına göre bekar olarak ölen desteğin ileride evleneceği ve en az iki çocuk sahibi olacağı kabul edilerek, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem için de anne ve babanın her birine %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki, eşe iki, anne ve babaya birer pay verilerek, yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16’şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe, iki pay eşe, bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14'er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya %12,5’er pay verilmesinin uygun olacağı, daha sonra anne ve babadan yaşam tablosuna göre hangisi destekten çıkacaksa kalan kişiye diğerinin payının ilave edilerek destek tazminatlarının hesabı yapılması böylece gelirin tamamının dağıtılacağı esasına dayalıdır.
Çocukların sayısı arttıkça hem desteğe ayrılan pay hem de eş ve çocuklar ile ana ve babaya ayrılacak paylar düşecektir. Çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak anne ve babaya verilmeyecektir. Böylece geriye kalan eş ve çocukların payları ile desteğin payı artacaktır. Bu pay esası Türk aile sistemine uygun düşmektedir. Çünkü Türk aile sisteminde desteğin geliri aile bireyleri tarafından birlikte paylaşılmakta, aile bireyleri arttıkça gelirden alınacak pay düşmekte, aile bireyi azaldıkça da gelirden alınacak pay yükselmektedir. Ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payı diğerine aktarılacak, ana ve baba ile çocukların tamamının destekten çıkması durumunda ise yine çocuksuz eş gibi desteğe 2 pay eşe 2 pay esasına göre %50 desteğe %50 eşe pay verilerek varsayımsal olarak gelir paylaştırılarak tazminat bu ilkelere göre hesaplanmalıdır.
O halde, İtiraz Hakem Heyetince temyiz edenin sıfatına göre, davacılar tarafından kararın temyiz edilmediği de dikkate alınarak, usuli kazanılmış haklar gözetilerek Dairemizin yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda ifade olunan destek payları esas alınmak ve desteğin askerlik süresi düşülmek suretiyle davacıların hak kazanacağı muhtemel tazminat tutarının hesaplanması konusunda aktüer bilirkişiden denetime elverişli olacak şekilde ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, destek paylarının hatalı belirlendiği rapordaki hesaplamanın kabulü doğru görülmemiştir.
Kabule göre, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete'de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2 ) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.