
Esas No: 2021/16888
Karar No: 2022/3086
Karar Tarihi: 22.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/16888 Esas 2022/3086 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/16888 E. , 2022/3086 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya 2.Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekillerince talep edilmiş davalı ... vekilince duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16/02/2022 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... , davalı ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... ve davalı asil ... ve vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan tarafların vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlular ..., ... Gıda Ltd. Şti ve ... hakkında takip yapıldığını, takibin semeresiz kaldığını, borçluların mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara sattığını belirterek, davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; dosyaya kesin veya geçici aciz belgesi sunulmadığını, icra takibi asıl borçlularının borcu karşılamaya yetecek yeterli menkul ve gayrimenkul mala sahip olduklarını, ipotek yükü ile satın alınan dava konusu taşınmazların ipotek borçlularının borcundan mahsup edilmek üzere ipotek alacaklısı ...Ş'ye devredildiğini, ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ..., ... vekili; iptali istenen tasarrufun kredi sözleşmesine konu hesabın kat edildiği 20/01/2015 tarihinden önce yapıldığını, haciz tutanağının geçici aciz belgesi niteliğinde olmadığını, talebe konu taşınmazları karşılığını vererek satın aldıklarını,belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili,müvekkilinin emekli maaşından yapmış olduğu birikimler ile 2012 yılında satın aldığı ... mahallesi, 42358 ada, 2 parselde kayıtlı arsa hissesi ile o zaman kaba inşaatı devam etmekte olan ... mahallesi, 17410 ada, 4 parselde kayıtlı 1.kat 4, 6 ve 7 numaralı bağımsız bölümleri takas ettiğini, takas işleminin tapuda satış şeklinde gösterildiğini, somut olayda İİK 277 vd. maddelerindeki tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davaya konu taşınmazların ihtiyacı için tam karşılığını vererek satın aldığını, halen ihtiyacına binaen kullandığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... , 2015/5 ayında emlakçının satın aldığı dava konusu taşınmazı 2015/12 ayında sattığını, dava tarihi itibariyle malik olmaması sebebiyle kendisine dava yöneltilmeyeceğini, taşınmazın emlakçı aracılığı ile satın alındığını belirtmiştir.
Diğer davalılar, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, dava konusularında 17410 ada 4 parseldeki 4, 6 ve 7 nolu bağımsız bölümlere ilişkin tasarrufların gerçek değeri ile arasında yaklaşık 25-30 kat fark bulunduğu, İİK m. 278/3.2’ye göre iptale tabi oldukları ancak tasarruf tarihi ile ilk haczin yapıldığı 16.3.2015 tarihi arasında iki yıllık sürenin geçmiş olduğu anlaşıldığından ve tanık beyanları da göz önünde bulundurulduğunda bunun dışındaki iptal sebeplerinin davalı ... yönünden ispatlanamamış olduğu kanaatine varıldığından bu tasarruflara yönelik talebin reddine, 17409 ada 8 parseldeki 8 ve 14 nolu bağımsız bölümlere ilişkin yapılan değerlendirmede; davalı ...’un bu taşınmazları ipotekleriyle birlikte devraldığı, satış senedindeki 10.000 TL nin yanı sıra ipotekleri kaldırılması amacıyla 8 nolu parsel için 70.000 TL, 14 nolu parsel için de 75.000 TL bankalara ödeme yaptığı anlaşıldığından m. 278/3.2’e göre iptale tabi olmadığı, bu davalı yönünden başkaca bir iptal sebebinin de ispat edilemediği kanaatine varıldığından bu tasarruflara yönelik talebin reddine, 17409 ada 5 parseldeki 1, 5, 8 ve 12 nolu bağımsız bölümlere ilişkin olarak, satış senedinde belirtilen bedeller ile bilirkişilerin tespit ettiği değerlerin birbirine yakın olduğu anlaşıldığından m. 278/3.2’e göre iptale tabi olmadıkları, davalılar ... ve ... yönünden ileri sürülen iddianın tasarrufun iptali için tam bir kanaate götürmediği, bu tasarrufların tarafı olan davalılar ..., ... ve ... yönünden başkaca bir iptal sebebinin de ispat edilemediği kanaatine varıldığından bu tasarruflara yönelik talebin reddine, 17410 ada 4 parseldeki 40, 42 ve 43 nolu bağımsız bölümlere ilişkin yapılan değerlendirmede; bu taşınmazlarda davalı ...’ten taşınmazları devralan Vakıfbank lehine 03/09/2013 tarihinde 1,5 milyon TL bedelli 1. derecede ipotek tesis edilmiş olduğu, davalının ipotekli olarak bu taşınmazları devraldığı ve ipoteğe mahsuben sırsıyla 90.000 TL, 81.000 TL ve 90.000 TL bedellerle ipotek alacaklısına devrettiği, Vakıfbankın 17/02/2020 tarihli yazısından taşınmazların borçlu ... şirketinin borcuna mahsuben devralındığının belirtildiğinden dava konusu tasarrufların davalı ...’ten asıl borçlunun malvarlığına geri döndüğü anlaşıldığından davalı ...’e yönelik davanın reddine, ... Köyü 408 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan değerlendirmede; bu taşınmaz borçlu ... adına tam hisseyle kayılı iken 05/05/2014 tarihinde davalı ...’e 5.000 TL bedelle satış yoluyla devredildiği, davalının da 30/01/2015 tarihinde dava dışı ...’a devrettiği, bilirkişi raporuna göre taşınmazın gerçek bedeli ile davaya konu satış bedeli arasında 20 katı aşkın fark bulunduğu anlaşıldığından m. 278/3.2’e göre bu tasarrufun iptale tabi olduğu, İİK m. 283/2’ye göre bu taşınmazın elden çıkarıldığı tarihteki değeri (121.950 TL) nispetinde davalıyı nakden tazmine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davalılar Elnur Khalilov, ..., ..., ..., ..., ve ... Gıda Dış Ticaret İnşaat Ltd. Şti.’ye yönelik davaların reddine, davalılar ... Gıda İnş. Dayanaklı Tüketim Malları ve Petrol Ürünleri Tic. Ltd. Şti., ..., ... ve ...’a yönelik davanın kabulü'ne karar verilmiş, anılan karar davacı vekili ve davalılar ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre, davalılar ... ve ... vekillerinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları, üç grup altında ve İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak, bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar, sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır ( İİK.md.281 ). Bu yasal nedenle de, davacı tarafından İİK.nun 278, 279 ve 280.maddelerden birine dayanılmış olsa dahi, mahkeme bununla bağlı olmayıp, diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir ( Y.H.G.K.25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı). Genelde denilebilir ki, borçlunun iptal edilebilecek tasarrufları, alacaklılarından mal kaçırılmasına yönelik olarak yapılan ivazsız veya aciz halinde yapılan tasarruflar ile alacaklılarına zarar verme kastıyla yapılan tasarruflardır.
a)Somut olayda, davalı ... dava konusu 17409 ada 8 parsel 8 ve 14 nolu bağımsız bölümleri borçlulardan ... Gıda...Ltd.Şti den 10/12/2014 ve 08/12/2014 tarihlerinde satın almıştır.Taşınmazın tapudaki satış bedelleri ile bilirkişi tarafından tesbit edilen gerçek değerleri arasında önemli bir oransızlık bulunmamıştır. Anılan davalı arasında akrabalık ve yakınlık tesbit edilememiştir. Ancak dosya kapsamından 13/07/2016 tarihli haciz sırasında davalı ... kendi satın aldığı dairelerin keşfi sırasında borçlulardan Mustafa Başdanacı ve ...'ü tanıdığını taşınmazları 1,5 yıl önce rehinli olarak aldığını ve rehin bedelini ödediğini belirtmiş ise de bu borçluları nereden ve nekadar zamandır tanıdığı açıklığa kavuşmamıştır.
Mahkemece, bu beyan üzerinde durularak, davalı üçüncü kişinin tekrar dinlenerek bu ifadesindeki tanıma olgusunun hangi sebep ve sürece dayandığı açıklattırılarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.
b)Davalı ..., 17409 ada 8 parsel 8 ve 12 nolu bağımsız bölümleri 22.09.2014 tarihinde satın almıştır. 8 nolu parseli tapuda 45.000,00 TL ye 12 nolu bağımsız bölümü45.000,00 TL ye satın almıştır. Her iki bağımsız bölüm dahil 1-12-4-5-6-8-11-12 nolu bağımsız bölümler üzerine 21.011.2013 tarihinde ... Aş 'nin 1.500.000,00 TL ipoteği bulunmaktadır. Bilirkişi taşınmazların satış tarihindeki gerçek değerlerinin 8 nolu bağımsız bölümün 60.000,00 TL 12 nolu bağımsız bölümün 55.000,00 TL olduğunu tesbit etmiştir.Anılan davalının borçlular ile bir akrabalığı veya tanışıklığı ispat edilmemiştir. Ancak ipotek bedeli dikkate alıdığından ivazlar arasınada önemli oransızlık bulunmaktadır.
Bu durumda yapılacak iş, taşınmazlar üzerinde ipotek alacağı olan ... AŞ'den taşınmazların 22/09/2014 satış tarihindeki ipotek alacağının miktarı ve davalı ...'ın satın aldığı bağımsız bölümler üzerine isabet eden ipotek borcunun araştırılarak, oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
c) Kabule göre de, davanın İİK'nın 283/1 .maddesi gereğince davanın bedele dönüşmesi halinde bu bedelden sadece davalı üçüncü kişinin sorumlu olması gerekirken, 408 paselle ilgili olarak mahkemece hükmedilecek bedelden davalı borçlu ...'ün de sorumlu tutulması isabetsiz ise de borçlu ...'ün temyizi olmadığından temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
SONUÇ: Yukarda 1 nolu bennte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekillerinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, HMK'nın373/2. Maddesi gereğince dosyanın Konya Bölge Mahkemesi 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davalı ...'den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 3.367,80 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ...'den alınmasına 22/02/2022 günü oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.