17. Hukuk Dairesi 2015/18698 E. , 2016/5944 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu araçla davacının okul servis taşımacılığı işinde kullandığı ticari aracın çarpışmasıyla oluşan kazada aracın pert olduğunu, kazada davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, davacı aracının rayiç değeri 37.000,00 TL. olduğu halde kasko sigortacısının 35.000,00 TL. ödediğini, aracın pert olması nedeniyle davacının ticari aracının yerine araç kiralamak zorunda kalıp 8.400,00 TL. kira bedeli ödediğini, davacı sürücüsünün kazada yaralanıp 2 ay çalışamadığını ve davacının şöförüne 2 ay için 2.000,00 TL. ücret ödemek zorunda kaldığını, banka kredisi ile alınan araç pert olduğundan bankanın bakiye taksitlerin tamamını talep etmesi nedeniyle davacının tek seferde 22.500,00 TL. ödeyip 4.500,00 TL. ek külfete katlanmak zorunda kaldığını, belirtilen zararlar nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 16.900,00 TL. maddi tazminat ile 5.000,00 TL. manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davaya cevap vermemiş ve duruşmaları da takip etmemiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 2.100,00 TL. araç kiralamadan kaynaklanan maddi tazminatın ve 1.500,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan bakiye hasar bedeli, ikame araç kira bedeli, kaza nedeniyle uğranıldığı iddia olunan diğer maddi zararlar ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava konusu kazaya karışan davacı aracının kazada hasar gördüğü ve davacının şöför olarak çalıştırdığı kişinin cismani zarara uğradığı, araç maliki olan davacının kazada cismani zarara uğraması gibi bir durumun söz konusu olmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre, bedensel zarara yol açan durumun varlığı halinde hakim, özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine bir miktar paranın verilmesine hükmedebilecektir.
Somut olayda; kazaya karışan aracın maliki olan davacının kazada uğradığı cismani zarar bulunmaması nedeniyle, davacı lehine manevi tazminata hükmolunması anılan yasa hükmüne aykırı olup karar bu yönüyle hatalı ise de; davalı tarafın temyizinin bulunmaması ve temyiz edenin sıfatına göre bu hal bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 16/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.