6. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15171 Karar No: 2012/3730 Karar Tarihi: 08.03.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2011/15171 Esas 2012/3730 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2011/15171 E. , 2012/3730 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, iki adet taşınmazda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ... ada ... parselde ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, ... ada ... parsel hakkındaki davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili tarafından ... ada ... parsel hakkındaki hükme yönelik olarak temyiz edilmiştir. Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalılar ile müşterek miras bırakanlardan intikal eden murisleri ... ve ..."den intikal eden ... ada ... ve ... ada ... nolu parsellerde ortaklığın satış suretiyle ortaklığın giderilmesini istemiştir. Davalılardan ... cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazlar hakkında 15.2.1980 tarihinde miras taksim sözleşmesi yaptıklarını ve bu sözleşmeye göre herkesin kendisine bırakılan yeri kullandığını, ayrıca miras bırakan ..."nin vasiyetname ile bazı yerleri kendisine bıraktığını belirterek davanın reddini savunmuşdur. Dava konusu ... ada ... parselin tarafların miras bırakanları ... ve ..."den kaldığı, ... ve ..."in ölümünden sonra 15.2.1980 tarihli miras taksim sözleşmesiyle taraflar arasında taksim edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taksim sözleşmesinin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 743 Sayılı Türk Medeni Kanununun 611. maddesine uygun taksim sözleşmesi düzenlenmiş ise de bu tarihten sonra yapılan kadastro tesbiti ile ... ada ... parsel, paylı olarak tarafların murisleri ... ve ... adlarına tesbit edilmiş olup, kadastro tesbiti 1981 yılında kesinleşmiş ve kadastrodan önceki nedenlere dayalı 10 yıllık dava süresi geçmiş olduğundan taksim sözleşmesinin geçerliliği kalmamıştır.Davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazlar miras bırakanlar adına kayıtlı olup, 15.2.1980 tarihli taksim sözleşmesi geçerliliğini kaybettiğine göre, mahkemece işin esasına girilerek taşınmazın aynen taksimi mümkün ise aynen taksim, değil ise satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile taksim sözleşmesine değer verilerek davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin 20 ada 1 parsele ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.