
Esas No: 2016/4173
Karar No: 2016/5935
Karar Tarihi: 16.05.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/4173 Esas 2016/5935 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul (Kapatılan) .Asliye
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davacılar desteğinin yolcu olarak bulunduğu otomobilin, zorunlu trafik sigortası bulunmayan traktöre çarpması sonucu desteğin vefat ettiğini, davalı tarafın müvekkillerine yaptığı destekten yoksun kalma tazminatı ödemesinin yanlış hesaplama sonucu eksik olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş ... için 2.000,00 TL, davacı çocuk ... için 8.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talep edilen tazminat miktarlarını davacı eş yönünden 15.735,00 TL, çocuk yönünden 6.369,00 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... bakımından davanın kısmen kabulü ile 12.470,00 TL"nin davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen tazminatın 2.000,00 TL"lik kısmına 21.10.2010"dan itibaren yasal faiz yürütülmesine, davacı ... için 111,00 TL"nin 21.10.2010"dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak adı geçene velayeten davacı ..."e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacılar vekiline, davalı vekilinin temyiz dilekçesi 04/02/2014 tarihinde tebliğ edilmiş, davacılar vekili 13/02/2014 havale tarihli temyize cevap dilekçesinde, katılma yoluyla temyiz niteliğinde kabul edilecek şekilde düzeltilerek onama talebinde bulunmuş ise de dilekçenin süresinde temyiz defterine kaydedilmediği, temyiz harcının 07/03/2016 tarihinde yatırıldığı görülmüş olup 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi yollaması ile HUMK"nun 433/2.maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davalı ... vekili, davadan önce müvekkili tarafından davacılara ödeme yapıldığını, davacıların ibra ettiklerini savunmuştur. KTK"nun 111. maddesi uyarınca tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Bu durumda mahkemece, ödeme tarihindeki veriler esas alınarak yapılacak hesaplamaya göre ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yeterli olup olmadığının belirlenmesi, ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekir. Şayet, ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davalı tarafından yapılan ödemeye hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için işlemiş yasal faiz eklenerek hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir. Mahkemece, davalı tarafından davacılara yapılan ödemelerin, aktüerya raporunun hazırlandığı tarihe kadar işlemiş faizleri hesaplanarak bu tutarlara hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin katılma yolu ile temyiz dilekçesinin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 16/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.