15. Hukuk Dairesi 2020/2559 E. , 2021/1961 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekilince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca arsa sahibine düşen dairelerin zamanında teslim edilmemesi üzerine doğan kira tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesince verilen yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ilişkin hüküm davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalı vekilinin yerinde olmayan tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davacı arsa sahibinin diğer temyiz itirazlarına gelince;Taraflar arasında son olarak düzenlenen ... 8. Noterliğinin 09.11.2006 tarih ve 30718 yevmiye numaralı düzenleme biçiminde tadil sözleşmesine göre en geç 15.11.2006 tarihine kadar inşaat ruhsatının, ruhsat tarihinden itibaren 30 ay içerisinde de iskan ruhsatının alınacağı kararlaştırılmıştır. ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/11/2013 tarihli ve 2013/323 Esas - 2013/369 Karar sayılı ve temyiz aşamasından da geçerek kesinleşen kararı ile 15/05/2009 tarihinden 06/08/2009 tarihine kadar olan kira tazminatı davacı lehine hüküm altına alınmıştır. Davacı açtığı bu dava ile, 22 adet daire ve 2 adet dükkan için 06/08/2009 tarihinden dava konusu toplam 24 adet bağımsız bölümün iskanının alındığı 15/06/2010 tarihine kadar olan dönem için gecikme (kira) tazminatı istemektedir. 1 adet düğün salonu dışındaki 24 adet bağımsız bölümün anahtarları 24.10.2009 tarihinde arsa sahibine teslim edilmiş, düğün salonu hariç olmak üzere sözleşme konusu bağımsız bölümlere ilişkin kısmi iskan ruhsatı da 15.06.2010 tarihinde alınmıştır. Her ne kadar dairelerin anahtarlarının teslim edildiği belirtilmekte ise de yargılama esnasında bu bağımsız bölümlerin arsa sahibince kullanılıp kullanılmadığı hususu dikkate alınmamıştır. Nitekim davacı arsa sahibinin binadaki eksiklikler nedeniyle anahtarların teslimine rağmen kullanamadığı bağımsız bölümler olduğuna ilişkin beyanları bulunmaktadır. Bu durumda anahtarlarının teslim edildiği anlaşılan bağımsız bölümlerin kullanıldığı hususu ispat edilemedikçe kira tazminatı ödenmek zorundadır. Ayrıca sözleşmeye göre arsa sahibine tekabül eden bağımsız bölümlerin içinde dükkan vasfında bağımsız bölümler de bulunmaktadır. İskan ruhsatı alınmadan bu dükkanların kullanıldığını iddia etmek hukuken mümkün değildir. Bu nedenle dükkanlar için iskan tarihine kadar kira tazminatı ödenmesi gerekmektedir.Ayrıca istinaf mahkemesince dükkanlara ilişkin kira bedelinin belirlenmesi esnasında hatalı hesaplama yapılmıştır. Dosyada mevcut tespit raporu da dahil olmak üzere düzenlenen tüm bilirkişi raporlarında 1 dükkan için emsal kira bedeli aylık 4.000,00 TL olarak tespit edilmiş olmasına rağmen İstinaf Mahkemesince kararında 2 dükkandan her birinin aylık kirası 2.000,00 TL esas alınmak suretiyle 2 dükkan için 4.000,00 TL kira bedeli hesaplanması hatalı olmuştur.Bu durumda, yapılması gereken iş, arsa sahiplerinin iskan alınmadan önce bağımsız bölümleri kullanıp kullanmadığı tespit edildikten sonra ödenecek kira bedeline ilişkin ıslahla arttırılan kısmın zamanaşımına uğradığı da nazara alınıp davada kabul edilen kısımla bağlı kalınarak sonucuna göre karar verilmesi iken yeterli araştırma yapılmaksızın hükme varılması doğru olmamış kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacının diğer temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi hükmünün davacı yararına BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 26.04.2021 gününde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.