Genel güvenliği tehlikeye sokacak şekilde kasten silahla ateş etme - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/7132 Esas 2016/10618 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7132
Karar No: 2016/10618
Karar Tarihi: 21.11.2016

Genel güvenliği tehlikeye sokacak şekilde kasten silahla ateş etme - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/7132 Esas 2016/10618 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık ile mağdur arasında çıkan tartışma sonucunda sanığın suça konu tüfek ile mağduru korkutmak amacıyla havaya ateş etmesi tek bir eylem olup, bütün halinde belirli bir kişi olan mağdura yönelik olması nedeniyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu oluşmamıştır. Tahrik altında silahla tehdit suçu oluştuğu gerekçesiyle sanık TCK'nın 106/2-a ve 29 maddelerinden hüküm giymelidir. Ancak mahkeme, tek bir eylem bölünerek silahla tehdit suçundan beraat, genel güvenliği tehlikeye düşürecek şekilde ateş etmek suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile yanılmıştır. Bu nedenle, karar bozulmuştur. Kararın sonunda, sanık hakkında TCK'nın 170/1-c maddesi gereğince genel güvenliği tehlikeye sokmak suçundan ceza verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 106/2-a maddesi: \"Suçu işlemeye teşvik\"
- TCK'nın 29 maddesi: \"Haksız tahrik\"
- TCK'nın 170/1-c maddesi: \"Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma\"
8. Ceza Dairesi         2016/7132 E.  ,  2016/10618 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Genel güvenliği tehlikeye sokacak şekilde kasten silahla ateş etme
    HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ile mağdur arasında çıkan tartışma sırasında sanığın suça konu tüfek ile mağduru korkutmak amacıyla havaya ateş etmesi şeklindeki eylemi tek olup, bütün halinde belirli bir kişi olan mağdura yönelik olması nedeniyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun oluşmayıp, tahrik altında silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilerek TCK.nun 106/2-a ve 29 maddelerinden hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde tek bir eylem bölünerek silahla tehdit suçundan beraat, genel güvenliği tehlikeye düşürecek şekilde ateş etmek suçundan yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 21.11.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    İddianamedeki anlatıma göre sanık ... hakkında iki fiilin suç olarak nitelendirilmesi yapılarak kamu davası açılmıştır. Yargılama sonucunda silahla ölümle tehdit suçundan beraat, genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan ise mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Beraat kararına yönelik temyiz yasa yoluna başvuruda bulunmadığından bu suç yönünden hüküm kesinleşmiş, genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan ise, sanık temyiz yasa yoluna başvuruda bulunmuştur. Daire çoğunluğu eylemin bir bütün oluşundan hareketle, beraat kararını da kapsayacak şekilde hükmün bozulmasına ve kazanılmış hakkın korunması yolunda karar vermiştir. Mahkeme sanığın av tüfeği ile başkalarının can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde yerleşik yerde havaya doğru tehlike yaratabilecek nitelikte bir el ateş etmesi eyleminden genel güvenliği tehlikeye düşürme kastı ile hareket ettiğinden TCK"nın 170/1-c maddesi gereğince cezalandırılmasına karar vermiş, silahla tehdit suçundan ise mahkumiyete yeterli somut her türlü şüpheden uzak delil elde edilemediğinden bahisle beraat kararı vermiştir.
    Sayın çoğunluğun beraat hükmünü de kapsar şekilde bozma kararı vermesi yerinde değildir. Şöyle ki; sanık hakkında silahla ölümle tehdit suçundan verilen hüküm aleyhe temyiz yasa yoluna başvurulmamakla kesinleşmiş bulunmaktadır. İncelemeye konu fiil, av tüfeği ile havaya ateş edilmesi şeklindeki eylemdir. Sayın çoğunluğun silahla tehdit olarak vasıflandırdığı suçtan beraat kararı verilmiştir. Verilen bu hüküm kesinleşmekle yeniden yargılamaya konu edilemez. Aksine düşünce sanık lehine oluşan hukuki güvence ortadan kaldırılmış olacaktır. Ayrıca fikri içtima ilişkisi içinde bulunan her bir suç gerek ceza, gerekse ceza muhakemesi hukuku bakımından bağımsızlığını korur. Sanığın havaya ateş etme eyleminin kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlike oluşturacak veya kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak şekilde oluşması suçun unsurları bakımından gerekli olduğu tartışmasızdır. Mahkemenin kabulü de bu yolda olmuştur.
    Bu nedenle, kesinleşmiş ve bir daha yargılama konusu yapılamayacak beraat kararını da kapsayacak şekilde sanık aleyhine hükmün bozulması, sanığa tanınan hukuki güvenceleri ortadan kaldıracağından sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. Genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan inceleme yapılıp hükmün değerlendirilmesi gerekir. 21.11.2016

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.