MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere

Gereği görüşülüp düşünüldü:
UYAP kayıtlarına göre sanık müdafinin yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olduğu cihetle; yerel mahkemenin temyiz talebinin süre yönünden reddine ilişkin 04.05.2016 tarihli ek kararı kaldırılıp tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmeyerek esas hükme yönelik olarak yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1- Oluşa ve dosya kapsamına göre, suça konu tabancanın evde bulunduğu ve sanığın, tabancayı taşıdığına veya satın aldığına dair bir delil bulunmadığı anlaşılmakla; eyleminin 6136 sayılı Yasanın 13/3. madde ve fıkrasına uygun bulunduğu gözetilmeden, aynı yasanın 13/1. madde ve fıkrasına göre uygulama yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
2- Kabul ve uygulamaya göre de; sanık hakkında; 5237 sayılı TCK.nun 50. maddesinin l. fıkrası gereği, kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre bir değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeden, “yeniden suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmadığından” bahisle yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle TCK.nun 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.