11. Hukuk Dairesi 2017/1417 E. , 2019/1445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 10/11/2016 tarih ve 2015/187-2016/754 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 19.02.2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av. Kübra Koçan ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davadışı Aygaz A.Ş"nin müvekkili nezdinde üçüncü şahısların zararlarını karşılayan Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sorumluluk Sigorta Poliçesi ve Ürün Sorumluluk Poliçeleri ile sigortalı olduğunu, davalının ise davadışı Aygaz A.Ş. ile aralarında mevcut sözleşmeye müsteniden kullanıcıların dökme LPG sipariş ve ihtiyaçlarını Aygaz dolum tesislerinden kullanıcı deposuna tankeri ile taşımak, tahliye ve teslim etmek yükümlülüğünün bulunduğunu, davalıya ait tankerin 25.02.2000 tarihinde Palben Ltd. Şti"nin LPG siparişini karşılamak üzere Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi"ndeki işyerinde tankerden LPG deposuna gaz nakli sırasında meydana gelen patlama sonucu maddi ve bedensel zararların oluştuğunu, kazada yaralanan Palben Ltd. Şti. işçisinin 27.02.2000 tarihinde öldüğünü, ölenin mirasçıları tarafından ... 6. İş Mahkemesinde açılan tazminat davasında verilen kararın temyiz aşamasından da geçerek kesinleştiğini, kesinleşen karar uyarınca yapılan takipte % 50 kusur oranına tekabül eden 480.419,77 TL"nın sigortalı Aygaz A.Ş. tarafından tamamen ödendiğini, müvekkili sigorta şirketinin sigortalının talebi üzerine poliçeler uyarınca toplam 480.419,77 TL ödemede bulunduğunu, poliçeler uyarınca yapılan ödemeler nedeniyle müvekkilinin sigortalı Aygaz A.Ş"nin zarara sebep olanlara karşı haiz olduğu talep ve dava haklarına halef olduğunu, davalının meydana gelen olayda tam kusurlu bulunup, gerek kanun gerekse sigortalı olan Aygaz A.Ş. ile aralarındaki 21.09.1998 tarihli sözleşme gereğince mevcut zarardan sorumlu olduğunu, ancak davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının itirazda bulunduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu tazminat ile ilgili zarar gören ve zarar sorumluları bakımından kesin hüküm mevcut olup, bu hükme göre müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmeye aykırı bir iş yapmadığını, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını ve olayda müvekkilinin hiçbir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile dava dışı Aygaz A.Ş. arasında düzenlenen 3. şahısların zararlarını karşılayan Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sorumluluk Sigorta Poliçesinin davalıya da kapsamına aldığı, davalının Aygaz A.Ş’ye karşı sorumluluğunun ise sadece sigorta bedellerini aşan zarar ve ziyanların tazmininden ve poliçeye dahil olmayan hasar ve noksanlardan dolayı olabileceği, dava konusu olayda tazminat miktarının sigorta poliçe kapsamında ödendiği, sigorta bedelini aşan bir zarar söz konusu olmadığından dava dışı sigortalı Aygaz A.Ş’nin, dolayısıyla bu şirketin halefi olan davacının, ödediği tazminatlar nedeniyle davalının sorumluluğuna rücu yolu ile gidebilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile Üçüncü Şahıslara Karşı Mali Mesuliyet ve Ürün Sorumluluk Sigorta Poliçesi uyarınca yapılan ödemelerin davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf, dava dışı Aygaz AŞ’ye halefen açtığı işbu davada dava konusu poliçelerin davalıyı sigorta örtüsü altına almadığını iddia etmiş, davalı şirket vekili ise davacının sigortalısı olan dava dışı Aygaz A.Ş. ile aralarında imzalanmış bulunan 21.09.1998 tarihli sözleşme gereği Aygaz Şirketi"nin taşeronu olarak LPG taşıma işini yaptığını, yapılan poliçeler ile kendi sorumluluğunun da sigorta altına alındığını belirterek, davacının kendisine karşı rücu hakkı olmadığını savunmuştur.
Mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamında “....davalının öncelikle bu savunması üzerinde durularak, dayanak poliçelerdeki hükümler ile genel şartlar birlikte değerlendirilerek, davacının düzenlediği sorumluluk poliçelerinin davalıyı da kapsamına alıp almadığı, üçüncü kişilerin gördüğü zarardan dolayı sigortalının üzerine düşen sorumluluk uyarınca davacının yaptığı ödemeyi sigortalıya iş görme akdi ile bağlı olarak çalışan davalıya rücu hakkının olup olmadığının tespiti gerektiği, bu nedenle mahkemece, aralarında sigorta hukuku alanında uzman bilirkişinin de bulunduğu bir bilirkişi kurulundan bu konuda rapor alınarak sonucuna göre davalının bu yöndeki savunmasının karşılanması gerektiği ayrıca tarafların kusur oranları konusundaki çelişkinin giderilmediği, zarar sorumlularından olan dava dışı Palben Ltd.Şti."nin olaydaki kusur oranının da dikkate alınması gerektiği....” belirtilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak alınan ve hükme esas olan kök ve ek bilirkişi raporunda “...davacının düzenlediği sorumluluk poliçelerinin davalıyı da kapsamına aldığı, davalının Aygaz AŞ"ye karşı sorumluluğunun sadece sigorta bedellerini aşan zarar ve ziyanın tazmininden ve poliçeye dahil olmayan hasar ve noksanlardan dolayı olabileceği, olayda dava konusu tazminat sigorta poliçeleri kapsamında ödendiğinden, sigorta bedelini aşan bir zarar söz konusu olmadığından dava dışı sigortalı Aygaz A.Ş’nin, dolayısıyla bu şirketin halefi olan davacının, ödediği tazminatlar nedeniyle davalının sorumluluğuna rücu yolu ile gidebilmesinin mümkün olmadığı.... belirtilmiş ise de davacı vekili kök ve ek rapora itiraz dilekçelerinde ve temyize gelirken Üçüncü Şahıslara Karşı Mali Mesuliyet ve Ürün Sorumluluk Sigorta Poliçesinin 6. maddesinde, sigortalının tevzi, teşhir ve nakil işlerindeki mutavassıtları, bayi ve müşterileri, acente, dağıtıcı, satıcı ve nakliyecileri ile bunlara ait personel ve sigortalıya ait sıvılaştırılmış petrol gazı kullananlar dahil işbu sigorta poliçesi anlamında üçüncü şahıs ad ve itibar olunacağı şeklindeki düzenlemeden davalının 3. kişi konumunda olduğu ve davalının sigortalı sigorta örtüsü altında olmadığının anlaşıldığını, dava konusu poliçelerde sigorta ettiren ve sigortalının dava dışı Aygaz A.Ş. olduğunu ileri sürmüştür. Söz konusu poliçe hükmünün dosya arasında bulunmadığı, bilirkişilerce ve mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davacı ... şirketinin işbu davayı dava dışı Aygaz A.Ş’ye halefen açtığı nazara alınmak suretiyle dava konusu poliçe asılları veya onaylı örnekleri tam olarak dosya arasına celp edilip gerektiğinde davacı vekilinin mahkemece hükme esas alınan kök ve ek rapora itirazlarını karşılayacak denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 21/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.