20. Hukuk Dairesi 2013/8328 E. , 2014/1086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahk.(... 1. As. Huk.Mah.)
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin giderden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... dava dilekçesinde; dava konusu, ..., ... Köyü 28 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların ... Defterdarlığının 31.03.1945 tarihli yazısı ile toprak tevzii talimatnamesi ile 653,20 lira bedelle Hazine lehine birinci derece ipotekli olarak 28.10.1945 tarih 43 cilt, 82-84 sayfa, 250-255 sıra 568 yevmiye numarası ile ... oğlu ... adına tescil edildiğini, ..."ın bu taşınmazları, 17.04.1958 tarih ve 1601 yevmiye numaralı işlemle ..."e sattığını, ..."in de 14.08.1963 tarih ve 3460 yevmiye numaralı işlemle ... oğlu ..."e hibe ettiğini, taşınmazların 162 cilt, 170 sayfa, 19 ve 20 sıra numaralı tapu kaydı ile tapuya kaydedildiğini, bu taşınmazların halen ... adına tapuda kayıtlı olduğunu, ..."in ise bu yeri 19.11.1997 tarihli noter satış vaadi sözleşmesi ile kendisine sattığını, dava konusu taşınmazların 1997 yılında yapılan kadastro işlemi sırasında ... İlçesi, ... Köyü 243 ada 2, 3, 4 ve 5 ile 278 ada 2 ve 8 parsel numaralarını aldığını, kadastro çalışmalarında, parsellerin mülkiyetinin Maliye Hazinesi adına tesbit edildiğini, beyanlar hanesine de kullanıcı olarak diğer davalıların adlarının şerh edildiğini ve Orman Kanununun 2/B maddesi gereği orman dışına çıkarıldığını, dava konusu taşınmazların Toprak Tevzi Talimatnamesi gereğince bedeli Hazine tarafından tahsil edilmek suretiyle oluşturulduğu haritaya bağlı tevzi tapulu yerler olduğunu iddia ederek, dava konusu 14.08.1963 tarih, 162 cilt, 170 sayfa, 19 ve 20 sıra numaralı tapuda kayıtlı olan ... ... Köyü 243 ada 2 , 3, 4 ve 5 ile 278 ada 2 ve 8 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtların iptali ile adına tescilini istemiştir.
Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda bilirkişiler, dava konusu 243 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 ile 278 ada 2 ve 8 nolu parsellerin 1943 yılında 3116 sayılı Kanuna göre Devlet Ormanı içinde sınırlandırıldığını ve tapuya tescil edildiğini, daha sonra 1975 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulamasında, P.XLII nolu 2. madde uygulama parseli içinde Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını, aynı yerde 3302 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmalarda 1744 sayılı Kanun ile belirlenen sınırlara aynen uyulduğunu, 4127 sayılı Kanun ile değişik 2924 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmalarda dava konusu yerlerden; 243 ada 1 parsel numarası verilen alanın 8605,28 m², Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı ..., 243 ada 2 parsel numarası verilen alanın 3491,46 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı ..., 243 ada 3 parsel numarası verilen alanın 1060,77 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı Hediye ..., 243 ada 4 parsel numarası verilen alanın 6869,26 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı
- 2 -
..., ... ve ..., 243 ada 5 parsel numarası verilen alanın 23238,82 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı ..., ... ve ..., 278 ada 2 parsel numarası verilen alanın 259,69 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı ..., 278 ada 8 parsel numarası verilen alanın 937,15 m² olarak Hazine adına vasfı bahçe ve kullanıcısı ..., ... ve ... olarak tesbit edildiğini ve tamamının beyanlar hanesinde "6831 sayılı Kanunun 2/B madde uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır" bilgisi ile tapuların şerhler sütününda " Zirat vekaletine tahsislidir" şerhinin bulunduğunu, dava dosyası içinde davaya dayanak edilen 28 ada 1 ve 2 nolu tapu kayıtlarının, bulundukları alanların evveliyatlarının Devlet Ormanı olmaları nedeniyle hukukî geçerliliklerinin olmadığına dair ... Kadastro Mahkemesinin 28.01.2004 tarih ve 2002/90 E.- 2004/19 sayılı kararı bulunduğunu açıklamışlar, bilirkişilerin bu harita ve raporları dosyada bulunan delillere, bilimsel ve hukukî metotlara uygun olduğu mahkemece de kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde 1943 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1975 yılında yapılıp kesinleşen 1744 sayılı Kanunun 2.madde uygulaması, 10.04.1989 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 3302 sayılı Kanuna göre yapılan 2/B uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazların 2/B alanında kalıp kullanım kadastrosu yapıldığı, davacının bu tür yerler hakkında tapu iptali ve tescil davası açma hakkının bulunmadığı belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/01/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.