6. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/2072 Karar No: 2012/3707 Karar Tarihi: 08.03.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/2072 Esas 2012/3707 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülen bir ortaklığın giderilmesi davasına dair verilen kararın temyiz edilmesi sonucunda, dosyanın incelenmesinde tebliğ usulünün usulsüz olduğu belirlenmiştir. Tebligatın 6099 sayılı yasa ile değişiklik gösteren Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca yapıldığı, fakat yasa hükümlerine göre adres kayıt sistemiyle adresleri tespit edilebilen taraflara bu şekilde tebligat yapılamayacağı belirtilmiştir. Bu nedenle, davanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi (“Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır…”), 21/2. maddesi (“Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup…”), ve 35/2 maddesi (“Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.”) şeklindedir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/2072 E. , 2012/3707 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, bir kısım davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tebligat Kanunu"nda 6099 Sayılı Yasa ile değişikliğe gidilmiş olup 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle T.K"nun 10. maddesi “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./3.mad) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır” T.K.nun 21/2. maddesi “(Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./5.mad) Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” T.K"nun 35/2 maddesi “ Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” hükümlerini içermektedir. Yasa hükümlerine göre, adres kayıt sisteminde adresleri tespit edilebilen taraflara Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebligat yapılmasında yasal olanak bulunmamaktadır. Olayımıza gelince; hüküm davalılardan ..."a Tebligat Yasasının 35. maddesine göre tebliğ edilmiş olup tebligat, 6099 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra yapılmış olduğundan usulsüzdür. SONUÇ:Bu nedenle adı geçen davalıya hükmün usulüne uygun olarak tebliğ edilerek tebliğ evrakının dosya içine konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.