
Esas No: 2016/7678
Karar No: 2016/11748
Karar Tarihi: 27.09.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/7678 Esas 2016/11748 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle gerçekleşen davanın kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılardan ...., .... (...) Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... Tur. Loj. Tem. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekillerince istenilmesi ve davalı .... vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27.09.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü duruşmalı temyiz eden davalı adına Av. ... ile davacı adına Av. ... ve davalı ... (...) Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. adına Av. ... geldiler. Diğer davalılar adlarına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, 26.05.2005 tarihli trafik-iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin değerli gelirlerin 506 sayılı Yasanın 26., 39. ve 87. madde hükümleri uyarınca rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Dava, iş kazası sonucu ölen sigortalıyı çalıştıran asıl işveren ... (...) Kimya Sn.ve Tc.Ltd.Şti’ne, asıl işverenle taşeronluk sözleşmesi bulunan alt işveren ... Turizm Lojistik Temizlik Oto. San.ve Tic. Ltd. Şti’ne, ölen sigortalının içinde bulunduğu ve kayden alt işverene ait olan ... plakalı komyon sürücüsü ...’e, anılan kusurlu aracın trafik sigorta şirketi olan ...’ye, aynı kazaya karışan ... plakalı karşı araç sürücüsü ...’a, karşı araç sürücünün kullandığı aracın kaydi malik ve işleteni ...’a ve ... plakalı aracın trafik sigorta şirketi olan davalı ... ... Sigorta A.Ş’ye karşı açılmıştır.
Mahkeme, ayrıca bir kusur incelemesi yapmaksızın kesinleşen tazminat dosyasındaki 17.07.2011 günlü kusur raporunu esas alarak, davalı asıl işveren ... (...) Kimya Sn.ve Tc.Ltd.Şti %20, karşı sürücü(...) davalı ... %60 ve sürücü(...) davalı ... %20 olmak üzere toplamda %100 kusurlu sayılmış; sürücü ...’ü çalıştıran alt işveren davalı ... Turizm Lojistik Temizlik Oto. San. ve Tic. Ltd. Şti ile ... plakalı aracın sigorta şirketi davalı ... sürücü ...’ın %20 kusurundan, keza ... plakalı aracın malik ve işleteni davalı ... ile aynı aracın trafik sigorta şirketi davalı ... ... Sigorta A.Ş de davalı karşı sürücü ...’un kusurundan sorumlu tutulmak suretiyle tüm davalılar yönünden istemin kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
1- Sigortalı veya hak sahipleri tarafından tazmin sorumluları aleyhine açılan tazminat davalarında alınan kusur tespitine ilişkin bilirkişi raporuyla ulaşılan sonuçlar, rücu davasında kurumun taraf olmaması nedeniyle bağlayıcı nitelikte bulunmamakta, işçi sağlığı ve iş güvenliği kuralları yönünden ayrıntılı irdeleme içermesi halinde güçlü delil olarak kabul edilebilmektedir.
Somut olayda, hükme esas 17.07.2011 günlü kusur raporunun, davalı alt işveren ... Turizm Lojistik Temizlik Oto. San.ve Tic. Ltd. Şti’nin trafik-iş kazasının oluşumunda kusur oran ve aidiyeti yönünden bir inceleme ve değerlendirmeyi içermemesi, dosya içeriğinden davalı sürücü ...’ün alt işveren işçisi olduğunun anlaşılmasına rağmen, asıl işveren işçisi olarak değerlendirilerek kusur verilmiş olması karşısında, anılan raporun yeterliliğinden bahsedilemez.
Şu halde yapılması gereken iş; uyuşmazlığa konu iş kazasına ilişkin varsa ceza dosyası ile tazminat dosyası getirtilmeli; davaya konu iş kazası kolunda ve iş güvenliği ile işçi sağlığı konularında uzman bilirkişilerden oluşacak kuruldan yöntemince düzenlenmiş kusur rapor alınarak, davalı tarafın iş kazasının oluşumunda kusur oran ve aidiyetleri ayrı ayrı usulünce belirlenip, yapılacak değerlendirme sonuca göre bir karar verilmelidir.
2-)Öte yandan, bu tür davalarda sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcı (temerrüt) tarihinin hiç bir duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. İlgililerce gerekli belgeler eklenerek 2918 sayılı Kanunda öngörüldüğü üzere, yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulmasına karşın sekiz iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde anılan sürenin sonunda temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin ve faiz başlangıcının da bu süre sonuna karşılık gelen tarih olduğunun kabulü gerekmektedir. Hiç başvurulmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise sigorta şirketinin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, şirkete karşı girişilen icra takip tarihinin, veya takibe girişilmeden dava açılmışsa dava tarihinin faiz başlangıcı olarak kabulü zorunludur.
Somut olayda, hükmü temyiz eden davalı ... Şirketi yönünden, temerrüt durumu yukarıdaki ilkeler çerçevesinde araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmaksızın faiz başlangıcının tahsis onay tarihi olarak alınması hatalıdır.
Kuşkusuz hükmü temyiz etmeyen diğer davalı ... ... Sigorta Şirketi yönünden davacı Kurum lehine oluşan usulü kazanılmış hak durumunun gözetilmesi gerekecektir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, hükmü temyiz eden taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ...., ... (...) Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... Tur. Loj. Tem. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti."ne iadesine, davalılardan .... ile ... (...) Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. Avukatları yararına takdir edilen 1.350,00"şer lira duruşma avukatlık parasının davacıya yükletilmesine, 27.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.