Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6281
Karar No: 2016/11140
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/6281 Esas 2016/11140 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/6281 E.  ,  2016/11140 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ve fazla mesai ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri, davanın reddini talep etmişlerdir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma yaptığı, hafta tatillerinde çalıştığı, yıllık izin ücreti alacağı olduğu gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı kanun süresi içinde davalılar temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve hafta tatili ücreti hesabı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    3-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille sözkonusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
    Somut olayda, asıl işverenin kamu işyeri olduğu, davacı şahitlerinden birinin işverene karşı aynı nitelikte davalarının bulunduğu, beyanlarında 05:00-21:00 saatleri arasında çalıştıklarını belirtmelerine rağmen hangi işleri yaptıklarını ve neden fazla çalışma yaptıklarını açıklamadıkları dikkate alındığında, bu hususun açıklığa kavuşturulduktan sonra dosya içeriği ile birlikte yeniden değerlendirilmeye tabi tutularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken fazla çalışma yapıldığının kabulü iler yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup hatalı olmuştur.
    4-Taraflar arasında davacının hafta tatili alacağının hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda, davacının fazla çalışma talebi tanık anlatımlarına göre hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Davacının haftanın 4 günü 05:00-16:00 saatleri arası (1,5 saat ara dinlenme düşüldükten sonra 9,5 saat x 5 gün = 38 saat), Cumartesi Pazar ve Pazartesi günü ise 05:00-21:00 saatleri arasında 16 saat çalıştığı davacının bu şekilde gerçekleşen günlük çalışması (tüm ara dinlenmeleri düşüldükten sonra) 11 saat olarak kabul edilmiştir. Neticeden davacının haftalık çalışma saatinin 71 saat olduğu, buna göre haftada 71 saat - 45 saat = 26 saat fazla çalışma yapıldığı tespit olunmuştur. Yine davacı vekili tarafından hafta tatili alacağı ayrıca talep edilip mahkemece de hüküm altına alındığına göre; haftanın yedi günü çalışılan dönemde hafta tatiline denk gelen günlerin yedi buçuk saatinin hafta tatili olarak hüküm altına alındığı göz önünde bulundurulmadan, mükerrer ödemeye sebep olacak şekilde aynı çalışma için hem hafta tatili hemde fazla çalışma alacağının hüküm altına alınması da doğru değildir. Belirtilen sebeplerle, davacının yukarda yapılacak inceleme neticesinde fazla çalışma alacağı bulunduğu kanaatine varıldığı takdirde hesaplama yapılırken, haftanın yedi günü çalışılan dönem yönünden hafta tatiline denk gelen günde yedi buçuk saatlik çalışmanın fazla çalışma hesabından dışlanarak sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi