16. Hukuk Dairesi 2014/17023 E. , 2015/9996 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : PATNOS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/05/2014
NUMARASI : 2009/49-2014/306
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu E. Köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 115 ve 119 parsel sayılı 37.396.14 ve 9.098,81 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar hükmen mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacılar İ.. B.. ve M.. B.. kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar İkram ve M.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazlar hakkında kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Kadastro çalışmaları sırasında önce çekişmeli 115 parsel sayılı taşınmaz M.. B.. ve 119 parsel ise İ.. B.. adına tespit edilmiş; ancak kadastro komisyon kararı ile bu tespitler iptal edilerek her iki taşınmaz da mera olarak sınırlandırılmıştır. Kesin hüküm olduğu kabul edilen Kadastro Mahkemesinin 2008/23 Esas, 2008/11 Karar sayılı ilamına konu dava İ.. B.. tarafından ve 113 ada 115 ve 119 parsel sayılı taşınmazların kendi adına tescili istemi ile açılmış, yargılamanın 09.06.2008 tarihli celsesinde kadastro komisyon kararı ile tespitler değiştiği halde hata sonucu davacının çekişmeli 113 ada 119 sayılı parselin kendisi, 113 ada 115 sayılı parselin ise babası M.. B.. adna tespit edildiği gerekçesiyle feragat etmesi sonucu davanın feragat nedeniyle reddine karar verilip, yalnızca 115 sayılı parselin hükme konu edildiği, 119 sayılı parsel hakkında bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. İ.. B.."ın 119 sayılı parselin kendi adına tespit edildiğini zannederek (açıklayarak) feragat etmiş olması nedeniyle bu beyanının hataya dayalı olduğu kuşkusuzdur. Davacı İkram"ın gerçekte ileri sürdüğü hakkın özünden vazgeçmemiş olması nedeniyle hataya dayalı feragatinin kesin hükmün sonuçlarını doğurmayacağının gözetilmemesi doğru olmadığı gibi, M.. B.."ın kesin hüküm kabul edilen Mahkemenin 2008/23 Esas, 2008/11 Karar sayılı dosyasında taraf olmadığı dikkate alındığında, adı geçen açısından kesin hüküm bulunduğundan da bahsedilemez. Hal böyle olunca; taşınmazların mera olarak tespit ve tahdit edildiği göz önüne alınarak yöntemince mer"a araştırması yapılmalı (taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile kalan kısmın öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz ile mera parselleri arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera parselinden nasıl ayrıldığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli) bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 09.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.