Esas No: 2019/990
Karar No: 2021/632
Karar Tarihi: 02.04.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/990 Esas 2021/632 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/990
KARAR NO: 2021/632
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 18/12/2018
NUMARASI: 2018/245 Esas - 2018/1439 Karar
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/04/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; sürücüsü davalı ... olan diğer davalı şirkete trafik sigortası ile sigortalı ... plaka sayılı aracın müvekkiline ait ... plakalı araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu, ileri sürerek 8.630,00 TL hasar bedelinin 28.04.2014 tarihinden itibaren, davalılardan müştereken ve müteselsilen araçta meydana gelen değer kaybı ve aracın 7 gün süre ile kullanılmamasından meydana gelen kazanç kaybı toplamı 13.500,00 TL'nin 28.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sürücüden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı talebinin zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sürücünün kusuru ile orantılı belirleneceğinden kusur oranının belirlenmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; kaza ile ilgisinin bulunmadığı gibi kusurunun bulunmadığını, aracında bulunan hastayı hastaneye bıraktıktan sonra tutanak düzenlendiğini, kusurun davacı araç sürücüsünün üzerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Davacının davasının kısmen kabulü ile; 5.340,39-TL hasar bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağa sigorta şirketi yönünden 07.05.2014, ... yönünden kaza tarihi olan 28.04.2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davacının kazanç kaybı talebinin kısmen kabulü ile ; 1.050,00-TL'nin kaza tarihi olan 28.04.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, " karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı ... Sigorta Şirketi vekili ile davalı ... tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı ... Sigorta Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazlarına rağmen yerel mahkemenin zamanaşımı def'ini reddetmeden ve talebin zamanaşımına uğramadığına ilişkin hiçbir gerekçe göstermeksizin davanın kabulüne karar verildiğini, TBK çerçevesinde zamanaşımının kesilmesi ya da durmasının söz konusu olmadığını, 2918 sy Karayolları Trafik Kanunu md 109'da dava konusu talebin 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu düzenlendiğini, mala zarar verme fiilinin ancak kasten işlenebileceğini, dava konusu kaza taksirle meydana geldiğinden cezayı gerektirir bir fiil söz konusu olmadığını, hiçbir somut gerekçe gösterilmeksizin dolaylı zarar niteliğinde olup teminat kapsamında olmayan aracın mahrumiyet zararına ilişkin müvekkil şirket aleyhine hüküm kurulduğunu, söz konusu talebin trafik poliçesi teminatı kapsamında olmadığını, taraflarına bilirkişi raporu tebliğ edilmeden hüküm kurulup savunma haklarının ihlal edildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı ... istinaf başvuru dilekçesinde özetle; meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığını, davacının ileri sürdüğü iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının aracında çalışmaya engel bir hasarın olmamasına rağmen aracını ekspertize bıraktığını, hasar tespitini kendi beyanlarına göre yaptırdığını, mahkeme tarafından yeterince inceleme yapılmadan verilen kararın mağduriyetine neden olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dava maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Kaza nedeniyle sürücüler tarafından düzenlenen 28.04.2014 tarihli maddi hasarlı trafik kaza tespit tutanağına göre davacıya ait aracın kendi şeridinde ilerlerken davalı tarafından kullanılan aracın seyir halindeki araca sol arkadan çarpması sureti ile trafik kazası meydana geldiğinin belirlendiği tutanağın taraflarca imzalandığı, mahkemece aldırılan bilirkişi kurulunun 20.06.2018 tarihli kök ve daha sonra alınan ek raporda davalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğunun tespit edilmesi ile hükme esas alınan bilirkişi raporunun yargı kararlarına, hesaplama yöntemlerine uygun, doğru ve denetime elverişli olması nedeniyle, mahkemece hükme esas alınması karşısında davalı ...'ın istinaf başvurusu yerinde değildir. İlk Derece Mahkemesince alınan kök ve ek raporların davalı ...vekiline 02/07/2018 ve 25/10/2018 tarihlerinde usulüne uygun tebliğ edildiği ve davalı tarafça itiraz edildiği de görülmekle savunma haklarının ihlal edildiği ve mahkemenin hükmünde aracın mahrumiyet zararına ilişkin davalı ...için sorumluluğuna gidilmediğine göre bu yönlerden istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. 2918 sayılı KTK'nun 109/1. maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar" hükmü yer almaktadır. Davaya konu trafik kazası 28/04/2014 tarihinde meydana gelmiş, olayın, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olup, davacı tarafça, gerek dava dilekçesi, gerekse ıslah talebine konu ettiği maddi tazminat taleplerinin, 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Davalı ... Sigorta Şirketi vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı defi ileri sürdüğü ve maddi hasarlı kaza olup yaralanma olmadığı halde uzamış ceza zamanaşımına göre yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu durumda, davacının dava tarihinin, KTK'nın 109/1. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresinden sonra olduğu gözetilerek davalı ...şirketi yönünden zamanaşımı nedeniyle red kararı verilmesi gerekirken (Zamanaşımı def'in de bulunan davalı ...şirketi hakkında) davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı ...'ın istinaf başvurusunun reddine, davalı ... Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının davalı ... Sigorta Şirketi bakımından düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş, diğer davalı bakımından ise İlk Derece Mahkemesi hükmü aynen geçirilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı ... istinaf başvurusunun REDDİNE, Davalı ... Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-a. Davacının hasar bedeline ilişkin davasının kısmen kabulü ile 5.340,39 TL hasar bedelinin kaza tarihi olan 28.04.2014 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, b.Davalı ... Sigorta Şirketi aleyhine açılan davanın zamanaşımı dolduğundan REDDİNE, 2-Davacının kazanç kaybı talebinin kısmen kabulü ile 1.050,00-TL'nin kaza tarihi olan 28.04.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-Alınması gereken 436,50-TL harçtan peşin alınan 230,55-TL harcın mahsubu ile 205,95-TL'nin davalı ...'dan tahsili ile hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafından yatırılan 230,55-TL peşin harç ile 29,20-TL başvuru harcının davalı ...'dan alınarak davacıya ödenmesine, 5-Davacı tarafından sarf edilen 1.600,00-TL bilirkişi ücreti ve 288,30-TL posta masrafı toplamı olan 1.880,30-TL'den kabul-red oranına göre hesaplanan takdiren 930,00-TL davalı ...'dan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye masrafın davacının üzerinde bırakılmasına, 6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 7-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı ...'dan tahsili ile davacıya verilmesine, 8-Avukatlık ücret tarifesine göre, davalı .... kendisin vekil ile temsil ettirdiğinden 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı .... 'ye verilmesine, 9-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı ... Sigorta Şirketi tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-Harçlar Yasası'na göre alınması gereken 436,50 TL harçtan peşin alınan 110,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 326,50 TL harcın davalı ...'dan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3- İstinaf aşamasında davalı ... Sigorta Şirketi vekili tarafından yapılan 35,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı ... Sigorta Şirketi'ne verilmesine, 4-Davalı ... tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 6-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.02/04/2021