MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada el atmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacılar vekili, asıl davada, davalı kooperatifin, davacı üyelerin çalışmasını engellediğini, ileride alınacak ihraç kararına dayanak teşkil etmek üzere kötü niyetli olarak ihtarnameler gönderdiğini ileri sürerek müvekkillerinin çalışmalarına engel olunmamasını, keşide edilen ihtarnamalerdeki aidat miktarının gerçeği yansıtmadığının ve haksız istendiğinin tespitini ve böylece taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili, birleşen davada ise müvekkillerinin aidat borçlarını ödemedikleri gerekçesiyle ihraç edildiklerini, oysaki çalışmalarına fiilen engel olunduğundan kendilerinden aidat talep edilemeyeceğini, talep edilen aidat tutarının da gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, müvekkillerinin ihracına ilişkin ........2004 tarihli yönetim kurulu kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davalarda davalı kooperatif vekili, davaların reddini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulüyle taraflar arasındaki muarazanın giderilmesine ve birleşen davanın kabulüyle davacılar hakkında alınan ihraç kararının iptaline dair verilen karar, davalı kooperatif vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin ........2014 tarih ve 2014/8989 Esas, 2014/7303 Karar sayılı ilamıyla asıl davada infaza elverişli olarak hangi muarazanın nasıl ve ne şekilde giderileceği hususunda bir hüküm kurulmamasının HMK’nın 297/.... maddesi hükmüne aykırı olduğu belirtilerek asıl davada davalı kooperatif yararına bozulmuştur.
Bozma ilamına uyalarak yapılan yargılama sonucunda iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacılara gönderilen ihtarnamelerde aidat borçlarının genel kurul kararlarına uygun olarak hesaplanmadığı gerçek borç durumunu yansıtmadığı, öte yandan davalı kooperatif yöneticilerinin, davacılara yönelik eylemleri nedeniyle çalışma hürriyetini ihlal suçundan mahkum edildikleri gerekçesiyle asıl davanın kabulüyle davacılara gönderilen ihtarnamelerdeki borç miktarının gerçeği yansıtmadığının tespitine ve davalı kooperatifçe davacıların çalışmalarına engel olunmamasına taraflar arasıdaki muarazanın bu şekilde giderilmesine, birleşen davada verilen ilk hüküm kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davalı kooperatif vekili temyiz etmiştir.
Gerekçeli karar başlığında HMK"nın 297/...-a bendi hükmüne aykırı olarak, davacılar ..., ..., ...ve ...ın isimlerinin ve Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralarının yazılmamış olması, HMK"nın 304. maddesi uyarınca tarafların başvurusu üzerine veya re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ....04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.